​”Allahü teâlâ tövbeleri kabul edicidir…”

​”Allahü teâlâ tövbeleri kabul edicidir…”



“Bid’at sahibi birisinden, fâsık diye bahsetmek gıybet olmaz. Maksadı, insanları onun şerrinden uzaklaştırmaktır.”

 

Muhammed Vânnûgî hazretleri Mâlikî mezhebi fıkıh ve tefsîr âlimidir. İbn-i Abdüsselâm adıyla meşhur oldu. 759 (m. 1358)’de Tunus’ta doğdu. 819 (m. 1416)’da Mekke-i mükerremede vefât etti. “Kitâbü alâ kavâid-i İbn-i Abdüsselâm” isimli eserinden bazı kısımlar:

Gıybet ile ilgili olarak, Hazreti Câbir’in (radıyallahü anh) rivâyet ettiği bir hadîs-i şerîfte “Gıybet etmek, zinâ etmekten şiddetlidir” buyuruldu. “Yâ Resûlallah! Gıybetin zinâdan daha şiddetli olması nasıl olur?” diye sorulduğunda, Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) “İnsan zinâ eder ve sonra tövbe eder, Allahü teâlâ da onu mağfiret eder. Ama gıybet ettiği kimse ondan râzı olmayınca bağışlamaz” buyurdu.

Allahü teâlâ, Kur’ân-ı kerîmde gıybeti menediyor ve Hucurât sûresi 12. âyet-i kerîmesinde meâlen; “Bir kısmınız bir kısmınızı (arkasından hoşlanmayacağı sözle), gıybet etmesin, çekiştirmesin. Hiç sizden biriniz ölü kardeşinin etini yemek ister mi? Bundan tiksindiniz (değil mi?) O hâlde (gıybet etmekte) Allahtan korkun” buyuruyor. Vesît tefsîrinde, Zücâc’dan (radıyallahü anh) naklederek bu âyet-i kerîmenin tevîlini şöyle anlatıyor: “Senin yanında bulunmayan birisinden, onun beğenmediği şekilde, kötü olarak bahsetmen, onun ölü hâlindeki etini yemen gibidir. O hâlde, gıybet edenler, o kardeşinin ölüsünün etini yiyorlar. Çok sakınmalıdırlar.”

Amr İbni As (radıyallahü anh), yanında birkaç kişi ile beraber, ölü bir katırın yanından geçiyordu. Yanında bulunanlara; “Sizden birinizin, bu kokmuş katırın etinden yiyip midesini doldurması, Müslüman kardeşinin etinden yemesinden iyidir. Yani Müslüman kardeşini gıybet etmekten iyidir. Allahtan korkunuz ve gıybet etmeyiniz. Tövbe ediniz. Allahü teâlâ tevvâbdır. Tövbeleri kabul edicidir” buyurdu. 

Bid’at sahibi birisinden, fâsık diye bahsetmek gıybet olmaz. Maksadı, insanları onun şerrinden uzaklaştırmak, onun tuzağına düşmemeleri için onları sakındırmaktır. Bu mübahtır. Çünkü Resûlullah efendimiz; “Fâsık için gıybet yoktur” buyurdu. Diğer bir hadîs-i şerîfte; “Sizden biriniz, din kardeşini arkasından gıybet ederse, onun için mağfiret dileyip, ona duâ etsin. Gıybetine kefâret olur” buyuruldu. Yani “Yâ Rabbî! Gıybet ettiğim kimseyi mağfiret eyle” demelidir.

Comments are closed.