Allahtan korkanlar herkese faydalı olur

Allahtan korkanlar herkese faydalı olur



“Allahtan korkan bir kimse, Onun emirlerini yapmaya, yasaklarından sakınmaya titizlikle çalışır…”

 

Ebû Şâkir ibn-i Ammâr hazretleri Mâlikî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 768 (m. 1367)’de Kâhire’de doğdu. 844 (m. 1441)’de aynı yerde vefât etti. Bir dersinde Allah korkusu hakkında buyurdu ki:

Hadis-i şerifte, (Suheyb-i Rûmî ne iyi bir kuldur. Allahtan korkmasaydı da, yine hiç günah işlemezdi) buyuruldu. İnsanların her bakımdan en üstünü olan Resûlullah Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem), (Allahü teâlâdan en çok korkanınız ve çekineniniz, benim) buyuruyor. Bu hadis-i şerif ve yukarıda başında yazılı olan (Suheyb) hadisi, Allah korkusunun lâzım olduğunu göstermektedirler.

Allahtan korkmak, bir zâlimden korkmak gibi sanılmasın! Bu korku, saygı ve sevgi ile karışık olan bir korkudur. Âşıkların sevgililerine karşı yazdıkları şiirlerde, böyle korku içinde olduklarını bildiren beyitleri az değildir. Sevgilisini, kendinden pek yüksek bilen bir âşık, kendini o sevgiye lâyık görmeyerek, hislerini böyle korku ile anlatmaktadır. Allah korkusu ve Allah sevgisi, insanları saadet ve huzura kavuşturan iki kanat gibidir. Peygamber efendimiz buyuruyor ki: (Bir kimse, Allahtan korkarsa, her şey ondan korkar. Bir kimse Allahtan korkmazsa, her şeyden korkar olur.)

Bir hadis-i şerifte, (Aklın çok olması, Allah korkusunun çokluğu ile belli olur) buyurdu. Allahtan korkan bir kimse, Onun emirlerini yapmaya, yasaklarından sakınmaya titizlikle çalışır. Hiç kimseye kötülük yapmaz. Kendine kötülük yapanlara sabreder. Yaptığı kusurlara tevbe eder. Sözünün eri olur. Her iyiliği Allah için yapar. Kimsenin malına, canına, nâmusuna göz dikmez. Çalışırken, alışveriş ederken, kimsenin hakkını yemez. Herkese iyilik eder. Şüpheli şeylerden kaçınır. Makam sahiplerine, zâlimlere tabasbus etmez, yaltaklanmaz. İlim ve ahlâk sahiplerine saygı gösterir. Arkadaşlarını sever ve kendini sevdirir. Kötü kimselere nasihat verir. Onlara uymaz. Küçüklerine merhametli ve şefkatli olur. Misafirlerine ikrâm eder. Kimseyi çekiştirmez. Keyfi peşinde koşmaz. Zararlı ve hattâ faydasız bir şey söylemez. Kimseye sert davranmaz. Cömert olur. Mâlı ve mevkiyi herkese iyilik etmek için ister. Riyâkârlık, ikiyüzlülük yapmaz. Kendini beğenmez. Allahü teâlânın her ân gördüğünü ve bildiğini düşünerek hiç kötülük yapmaz. Onun emirlerine sarılır. Yasaklarından kaçar. İşte, Allahtan korkanlar milletine, memleketine faydalı olur.

Comments are closed.