Allahü teâlâyı görür gibi ibâdet et!

İhlâs, dünya faydalarını düşünmeyip ibâdetlerini yalnız Allahü teâlânın rızâsı için yapmaktır. İhlâs sâhibi, ibâdet yaparken başkalarına göstermeyi düşünmez…
Bir kimsenin, âhıret amellerini yaparak âhıret yolunda olduğunu göstermesi, böylece dünyâ arzûlarına kavuşmak istemesi, dünya kazancına dîni âlet etmesi, riyâ olur. Riyâ, bir şeyi olduğunun tersine göstermek, kısaca gösteriş demektir. İbâdetlerini göstererek, insanların sevgisini kazanmaktır. Sözleri veya ibâdetleri riyâ ile olan kimsenin, din bilgisi varsa, buna münâfık, din bilgisi yoksa, buna din yobazı denir. Fen bilgisi olmayıp da, kendisini fen adamı tanıtıp, kendi görüşlerini, fen bilgisi olarak söyleyip, Müslümânları aldatmaya, îmânlarını bozmaya çalışanlara da fen yobazı denir.
Riyânın zıddı, aksi ihlâstır. İhlâs, dünya faydalarını düşünmeyip ibâdetlerini yalnız Allahü teâlânın rızâsı için yapmaktır. İhlâs sâhibi, ibâdet yaparken başkalarına göstermeyi düşünmez. Bunun ibâdetlerini başkalarının görmesi ihlâsına zarar vermez. Hadîs-i şerîfte; (Allahü teâlâyı görür gibi ibâdet et! Sen görmüyor isen de, O, seni görmektedir) buyuruldu.
Başkalarının sevgisine, övmelerine  kavuşmak için, dünya işleri ile, onlara iyilik yapmak, riyâ olur. İbâdet ile olan riyâ bundan dahâ fenâdır. Allahü teâlânın rızâsını hiç düşünmeden yapılan riyâ, hepsinden daha fenâdır. İbâdet yaparak Allahü teâlâdan dünya menfaatlerini istemek, riyâ olmaz. Yağmur duâsına çıkmak, istihâre yapmak, böyledir. Ücret ile imamlık, hatiblik, muallimlik yapmak, sıkıntıdan, hastalıktan ve fakirlikten kurtulmak için âyet-i kerîmeler okumak da, böyledir denildi. Bunlarda hem ibâdet, hem de menfaat niyyetleri bulunmaktadır. Ticâret maksadı ile hacca gitmek de böyledir. İbâdet niyyeti hiç bulunmazsa riyâ olurlar. İbâdet niyyeti çok olursa, sevâp hâsıl olur. İbâdetlerini başkalarına göstermek, onlara öğretmek ve teşvîk etmek niyyeti ile olursa, yine riyâ olmaz ve çok sevâp olur. Ramazân orucunu tutmakta riyâ olmaz. Allahü teâlânın rızâsı için namaza başlayıp, sonradan hâsıl olan riyânın zararı olmaz.
Netice olarak, riyâ ile yapılan farzlar sahîh olur, ibâdet borcu ödenmiş olur ise de, sevâbı olmaz. Et ihtiyâcını karşılamak niyyeti ile kurban kesmek câiz olmaz. Allahü teâlâ için ve bir insan için birlikte niyyet ederek kurban kesmek câiz değildir. Allahü teâlânın rızâsı için olmayıp, yalnız hacdan, gazâdan gelenleri karşılamak için kesilen hayvan leş olur. Riyâdan korkarak ibâdeti terk etmek de câiz değildir. Allahü teâlânın rızâsı için namaza durup, namazı bitirinceye kadar hep dünya işlerini düşünürse, namazı sahih olur. Şöhrete sebep olacak şekilde giyinmek de riyâ olur.