Amr bin Abdud: Bir insan azmanı!

Hendek Savaşının 22. günü idi. Harp iyice şiddetlenmişti… Müşriklerin en azılılarından olan Amr bin Abdud, hendek kenarına gelip meydana er istedi. 

O Amr ki; ömründe hiçbir cenkten yenilerek dönmemişti. Müşrikler, bu savaşta da bu “insan azmanı”yla moral buluyorlardı… 
Mücahidlerden kimse Amr’ın bu çağrısına cevap vermedi. Çünkü Resulullah efendimizden emir bekliyorlardı… Amr, bu meydan okumayı yedi kere tekrarladı. Yedincide Resulullah efendimiz, Hazret-i Ali’yi çağırıp huzuruna oturttu ve;
-Ya Ali, benim atıma bin, kılıcımı al, Amr bin Abdud’un önüne yiğitçe, cesaretle var! Onun heybetinden, uzun boyundan endişe etme! Ben, Hak teâlâdan sana yardım etmesi için, senin elinle Müslümanların, bunun şerrinden kurtulmaları için dua ediyorum, buyurdu. 
Hazret-i Ali kılıcını kuşanıp atına bindi. Avını gözetleyerek giden bir aslan gibi, Amr’ın önüne varıp dedi ki: 
– Ya Amr! Duydum ki sen Kâbe’nin karşısında ahdetmişsin… Kureyş’ten bir kişi senden iki şey istese, birini yaparmışsın. 
– Evet öyle söz verdim. 
– Biliyorsun ben Kureyş’tenim. Senden iki şey isteyeceğim. Hiç olmazsa birini kabul et! Birinci isteğim, Allah’ın birliğini ve Muhammed aleyhisselamın Onun Resulü olduğunu kabul ve tasdik etmendir. 
– Bunu kabul etmiyorum, başka ne istiyorsun? 
– İkinci isteğim, bu iki kuvveti kendi hallerine bırakıp, Mekke-i mükerremeye gitmendir. 
– Bunu kabul ettim, yalnız Ebu Bekir, Ömer ve Osman’ın başlarını keserim. 
– Ey ahmak, benim başımı kesmeden onların başını nasıl kesersin? 
– Ya Ali, sen henüz gençsin, dünyanın tadını almamışsın, ben senin başını kesmek istemem. 
– Ben Allahü teâlânın yardımı ve Resulünün duası ile senin başını kesmek isterim. 
Hazret-i Ali’nin bu sözü üzerine Amr, atından inip Hazret-i Ali’ye doğru yürüdü. Hazret-i Ali de atından indi. Birbirlerine hamle ettiler. Hazret-i Ali bir fırsatını bulup, Amr’ın bacağını, bir kılıç darbesiyle kopardı. Artık işi bitti, diyerek geriye dönüp gelirken, Amr, o kopan bacağını Hazret-i Ali’ye öyle bir fırlattı ki, eğer çarpsaydı o “dev”in ayak parçası ile helak olabilirdi. Hazret-i Ali hemen geri dönüp Amr’ı öldürdü. 
Resulullah tekbir getirip buyurdu ki: 
-Ali’nin Amr bin Abdud ile bir kere karşılaşması, ümmetimin kıyamete kadar olan ibadetinden hayırlıdır.

Comments are closed.