Arapçada ü ve e sesi

Sual: Türk dünyasından gelen bir hafız, (Arapçada e sesi yoktur) diyor. Elif harfini a sesi ile e sesi arasında okuyor. Melek demiyor da, malak kelimesine yakın, ikisi arası bir şey söylüyor.

Mısır’dan gelen biri de, (Elif harfini a ve ü ile okumak yanlıştır) diyor. Mesela âmin yerine eeemin diyor. Amenerresulü demiyor, eeemenerrasulü diyor. Allahü ekber yerine Ellahu ekber diyor. Biz Türklerin okudukları yanlış mı?
CEVAP: Türk dünyasından gelen hoca gibi okuyanı yeni duyduk. Öyle bir okuma şekli duymadık. Sadece Allahü ekber derken elif harfi e harfi ile a harfi arasında okunur, başka yerlerde okunmaz. Melek kelimesi, melek olarak okunur.
En güzel okuma şekli Osmanlıların okuduğu kıraattir. Şimdiki Araplarınki, Doğu Anadolu’daki insanların konuştukları Türkçeye benziyor. Mânâ değişmese de Osmanlıdaki kadar düzgün olmuyor.
Ha harfiyle he harfinin karışmaması için hu değil, hü diye okumalı. Sad harfini ötre olarak okuyunca su diye okunur, sin harfini ötre olarak okuyunca sü diye okunur. Ü sesi yok diye onu da su diye okumak uygun olmaz. Osmanlının okuduğu gibi okunursa hiç yanlışlık olmaz. Sin ve Sad harfleri rahatça çıkmış olur. Mânâ da değişmez.
Allah ve Amenerresulü derken ayın harfiyle söylemiyoruz, elifle söylüyoruz. Elifle söyleyince mahzuru olmaz.
MALIN KIYMETİNİ  GİZLEMEK
Sual: S. Ebediyye’de, (Satılan şeyin ayıbını ve satın alınan şeyin kıymetini gizlemek fâiz olur) deniyor. Bir kimse sattığı malı kaça aldığını söylemek mecburiyetinde midir?
CEVAP: Sorana, malın alış fiyatını değil, piyasa değerini söylemelidir. Piyasa değeri demek, bu maldan anlayan bilirkişilerin, eksperlerin verdikleri fiyat demektir, alış fiyatı değil. Bir kimse bir malı çok ucuza alsa da, rayiç fiyattan satabilir. Mesela 50 liraya alınan bir mal, piyasada 100 lira ise, (Bu malın değeri 100 liradır) diyerek satmak caiz olur. (Bu malın değeri 200 lira, ama sana 100 liraya satıyorum) demek, müşteriyi kandırmak caiz değildir.