Artık sofralar da mutlu, şükür…

Artık sofralar da mutlu, şükür…



“Kıpırdasa, ayağa fırlayıp ‘bir şey mi istedin baba?’ deyip nöbet geçirdiğim vakitleri unutmam…”
 

 

Ramazanlar geldiğinde herkesi bir sevinç kapladığı hâlde ramazanlar geldiğinde bizim evde yaşanan ve özellikle benim yaşadığım tedirginliği anlatmaya devam ediyorum. İftar yaklaştığı vakitlerden söz ediyordum. İftara dakikalar kala korku ve tedirginlik bir kâbus gibi çöreklenirdi üzerime.

Belki bir saat kala yanına yaklaşılamayan babam vardı… Zaten aynı evde karşılaşmaya bile imtina ederdik yani sakınırdık. Annem rahat tabii… Mutfağı onun en güvenli sığınağıydı. Biz çocuklar tombik taşı gibi ortada… “Höt” deseler yıkılacak vaziyetteyiz.

Hele kış ayına denk geldiyseee… Hele sigara içen bir babaysaa… Aynı odada iftarı beklemek azapların en şiddetlisi… Kıpırdasa, ayağa fırlayıp “bir şey mi istedin baba?” deyip nöbet geçirdiğim vakitleri unutmam…
Manzara değişmez elbet. Sadece kaşık çatal nağmelerine şahit olan bir sofra…  
Yıllarca bu manzara ile yaşayan bir çocuk nasıl sevinebilir ki ramazan ayının gelişine?
Mübalağa etmiyorum, abartmıyorum.

“Aman bana sataşmasın” diye son dakikaya kalacak olan her işini halledip iftara kadar ya sayfalarca Kur’an-ı kerim okuyup gözleri ağrıyan ya da dışarıdan içeri girmeyen birini tanıyorum: Annem…
Namaz kılmayan, fakat her ramazanda namaz kılmayan evlatlarını; “Ahırdaki ineğe de akşama kadar ot vermezsen o da yiyip içmez!’ diye aşağılayan da babamdı…
Birçok çocuğa babası sevdirir ramazan ayını değil mi? Anne mutfak işlerine ağırlık verdiği için ramazanı sevdirmek de ağırlıkla babaya düşüyor olsa gerek.

Fakat maalesef bende bunlar hiç olmadı. Ramazanın gelişine sevindiremediğiniz çocuğunuzu, asla başka bir şekilde samimiyetle sevindiremeyeceksiniz!
Elbette bu hatıra mutlu sonla bitti hamdolsun. Maşallah, kırk beşinden sonra namaza başlayan babam, ellisinden sonra da Kur’an-ı kerim öğrendi.

Şimdi her ramazan hatim indiriyor.

Sofralar mı?
İftara dakikalar kala avuç avuç torunlarına meyve istihkakı ayarlayıp bıkmadan muhabbet eden babamla huzur içinde vaktin girmesini bekliyoruz.
Artık sofralar da mutlu çok şükür.
Diyeceğim o ki, babamın eski hâlindeki babalar varsa ne olur çocuklarınızı düşünün. Ramazanları tedirginlik vesilesi yapmayın.
          Sıla Münir