Bugün çalışanların günü

Bugün çalışanların günü



“Patron çalışma güvenliğinin alınması işlerin tesadüfe bırakılmaması konusunda öğütler verir.”
 

İş dünyasının ve çalışanların günü olan bugün, işçilerimizin değeri ve önemiyle ilgili bir hatıramız var…

Şimdilerde yönetim sıkıntısı içinde bocalayan Libya, 1975’li yıllarda Türkiye’den giden müteahhitler için büyük iş kapısıydı…

Bingazi’deki şantiyede 1300-1400 çalışan vardı. Toplamda ise 2600 kişiyi buluyordu. Lakin hepsini bir arada toplantıya çağıramıyorlardı. Çünkü salonun, hepsini bir arada alması mümkün değildi…

Belirli aralıklarla yapılan toplantıda çalışanları gruplandırarak her birine kendi seviyesinde öğütlerde bulunuyordu patron:

“Bakın arkadaşlar, çalışanlar, size söylüyorum:

Vasıflı vasıfsız, usta teknisyen, hepiniz birbirinizden üstün, birbirinizden tecrübeli, bu işi birbirinizden evvel gelip de buralarda tecrübe kazanmış arkadaşlarınızdan öğrenmeye ve istifade etmeye çalışın.

Kalfalar ve ustalar, sizler de dikkatli olun. Buralarda sekiz katlı yerine göre on katlı binalarımız var. Arkadaşlarınızın yaptığı, üzerine çıkıp çalışacakları iskeleleri muhakkak siz de kontrol edin. Çalışma güvenliğini alın ve bu konuda işleri tesadüfe bırakmayın. Mühendislerin teorik bilgileri ve fikirleri size ters gelmesin. İyi anlamadığınız konuları veya yanlış gördüğünüz durumları not edip mutlaka kendilerine usturuplu bir lisanla sorun ve öğrenin. Pişman olmazsınız.

Mühendisler sizden de rica ediyorum, sizler teorik bilgilerle buraya geldiniz ama burası inşaat alanıdır. Burası sizin için bir nevi tatbikat alanıdır. Teori başka şeydir tatbikat yani uygulama başka şeydir. Siz bu ikisini harman yaparken bazı konuları sahadaki tecrübe azlığı sebebiyle atlayabilirsiniz…

Bu vesileyle tatbik bilgisi yüksek olan demirci kalfası, sıvacı ustası, kalıpçı, duvarcı gibi kalfaların ve de ustaların pratik ustalık bilgilerinden istifade edin. Bunların tatbiki tecrübelerinden yararlanın.”

Bu tür toplantılardan birinin ardından bir dedikodu yayılır şantiyede. Mühendisler patronun bu öğüdüne alınmıştır. Canları sıkılmıştır. Kendilerini işçilerle mukayese etmek zoruna gitmiştir bir ikisinin.
Bu dedikodular Türkiye’nin ilk yurt dışı müteahhidi olan rahmetli İbrahim ağabeyin kulağına gelir… DEVAMI YARIN

Comments are closed.