Buhûrîzâde Abdülkerim Efendi

Buhûrîzâde Abdülkerim Efendi İstanbul’da yaşamış olan evliyadandır. 1112 (m. 1695)’de doğdu. Kocamustafapaşa’da Sünbül Efendi dergahı şeyhi Nûreddin Efendi’ye intisab etti. Bir müddet sonra da Eyüp’te Şah Sultan Tekkesi şeyhi oldu. Bu vazifede iken 1192 (m. 1778)’de vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:
“Yerin kalay olduğunu ve göklerin bakır olduğunu görsem rızkımdan endişe etmem. Eğer endişeye kapılacak olsam kendimi, Allahü teâlânın, bütün mahlûkların rızkını vermeye kefil olduğuna inanmamış kabûl ederim.”
“Zühd, dünyâ malına ait olan kayıplarına üzülmemen, eline geçen dünyalıklar ile de şımarmamandır.”
“Bir kimseye vaaz edeceğiniz zaman, ona ibadetlerin ehemmiyetini anlatın. Zira deniz yolculuğuna çıkan kimse için gemi ne kadar lazım ise, ibadetler de insanlar için o kadar lazımdır.”
“İbadet veya hikmet on kısımdır. Bunun dokuzu, sükut etmek, konuşmamaktır.”
“İnsanların amelleri, işleri ve ahlakı cansız şeylere de tesir eder. Muhyiddîn-i Arabî hazretlerinin bu hususta çok keşfi vardır. Bu bakımdan, kötü işlerin işlendiği bir yerde yapılan ibadet ile iyi işlerin işlendiği yerde yapılan ibadet birbirinden kıymetçe farklıdır. Bunun içindir ki, Kâbe’de kılınan iki rekat, başka yerlerde kılınan namazın bin rekatına bedeldir.”
“Allahü teâlâdan başka hiçbir muradın kalmayıncaya kadar gayret göster. Bu muradın hasıl olunca, işin tamamdır, isterse senden kerametler, haller ve tecelliler hasıl olmasın, gam değildir.”
“Dervişlik, herkesin yükünü çekmek ve kimseye kendi yükünü çektirmemektir.”
“Allahü teâlâdan gelen belalara sabırlı, hatta şükredici olmak lâzımdır. Zira Allahü teâlânın birbirinden acı belaları çoktur.”
“Nimetlerin çokluğu, seni, onların şükrünü yapmaktan alıkoymasın.”
“Sözü ve hareketleri ile sana Allahü teâlâyı ve ahireti hatırlatmayan kimse ile arkadaş olma.”
“Bütün taat, uyanıklık ve iffetin başı, kişinin nefsinden razı olmamasıdır. Nefsinden razı olmayan cahil bir kimse ile arkadaş olmak, nefsinden razı ve memnun olan bir âlim ile arkadaşlık etmekten daha hayırlıdır. Çünkü nefis, daima insanın kötülüğünü ister. Ondan nasıl razı olunabilir.”
“Namaz kalpleri temizler, gözlerdeki gaflet perdelerini açar.”