Büyük Velî Muhammed Kassâb

Muhammed Kassâb hazretleri İran’da yaşamış olan evliyanın büyüklerindendir. Hicri 3. (m. 9.) yüzyılda yaşadı. Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerinin hocalarından idi. Sohbetlerinde buyurdu ki:
“Tasavvuf yoluna giren bir kimse, evliyâ-yı Kirâm ile kalben bağlantı yapar. Bu bağlantı sebebiyle, bâtınen hatırladığı velîden istifâde eder.”
“Kardeşim, eskiden öyle insanlar vardı ki, başkalarının günah işlediklerini duysalar, sıtmalı gibi titrerlerdi. Senin ise kendi günâhından için yanmıyor. Eskiden bir âdet vardı; güller açınca, insanlar oyun oynarlar, eğlenirlerdi. Bu sebebtendir ki, her sene güllerin yetişme, açılma zamanı gelince, Ma’rûf-i Kerhî hazretleri üzülür; ‘Gül açtı, şimdi insanlar oyunla meşgûl olacaklar’ derdi.”
“Derler ki, bir gün bir genç, zengin bir kadının kapısına geldi ve; ‘Ben ona âşık oldum’ dedi. Bu haberi kadına ulaştırdılar. Kadın onu çağırdı ve onunla konuşmaya başladı. ‘Sakın bir daha bu sözü söyleme!’ dedi. ‘Edemem ki’ dedi. ‘İki bin gümüş vereyim’ dedi. ‘Yapamam’ dedi. On bin gümüşe kadar çıkardı. Genç, on bin gümüşü duyunca râzı oldu. Kadın bu durumu görünce, onun dilini kesmelerini emretti ve; ‘Bizi sevdiğini iddiâ edip de, bize değil malımıza râzı olanın cezâsı budur’ dedi.”
Bir gün dünyâ ehli zengin birisi, bir dervişin evinden su istedi. Ona tatsız, ılık bir su verdiler. “Bu su, sıcak tatsızdır” dedi. O derviş; “Ey efendi, biz zindandayız. Zindanda olan iyi su içmez” dedi…
Yahyâ bin Muâz-ı Râzî’yi öldükten sonra rüyâda gördüler. “Yüksek âlemde sana ne yaptılar?” diye sordular. Buyurdu ki: “Dünyâdan ne getirdin?” dediler. “Zindandan geliyorum; zindandan ne getirilir?” dedim…
Şiblî hazretlerini, öldükten sonra rüyâda gördüler. “Münker ve Nekîr’in suâllerinden nasıl kurtuldun?” dediler. “Bana, “Rabbin kimdir?” dediler. “Rabbim öyle birisidir ki, size, bütün meleklerle birlikte babamın önünde secde etmenizi emretti; biz onda babamın sülbünde, bütün kardeşlerimle birlikte sizi görüyorduk” dedim. Melekler; “Biz buradan çekilip gidelim. Biz ona suâl soruyoruz, o ise hazret-i Âdem’in bütün zürriyetinin cevâbını veriyor” dediler.

Comments are closed.