Candan bir dost, kardeşten üstündür

Cehenneme atılacak olanlar kıyamet günü şöyle diyecekler: “Bize bir şefâat eden yok mu? Candan bir dostumuz yok mu bizi bu sıkıntıdan, bu acıdan kurtarsın!..”
Bizler insan olarak toplu yaşamak zorunda olduğumuzdan, arkadaş edinmek mecburiyetindeyiz… Arkadaşımızı seçerken de dikkat edeceğimiz bazı hususlar vardır. Bu hususlar göz önünde bulundurulmaz ve önem verilmezse çok sıkıntılara sebep olur.
Birinci husus, akıllı olmasıdır. Akıllı olmazsa bize fayda vereceğine zarar verir. Yani kaş yapacağı yerde göz çıkarır.
İkinci husus, dindar olmasıdır. Dinini yaşamayan insan en büyük kötülüğü kendine yapar, kendisini cehenneme hazırlar. Kendisine faydası olmayan, bilakis zararı olan birinin başkasına ne faydası olabilir?
Dindar olan arkadaşın şefâati, insanı yanmaktan kurtarır. Cehenneme atılacaklar kıyamet günü diyecekler ki: “Bize bir şefâat eden yok mu? Candan bir dostumuz yok mu bizi bu sıkıntıdan, bu acıdan kurtarsın!”
Müfessirler, bu âyet-i kerimeyi tefsir ederken dikkatimizi şu noktaya çekiyorlar: Candan dost, kardeşten daha üstündür. Onlar, “Bir kardeşimiz gelse de bizi kurtarsa” demiyorlar. “Candan bir dost” arıyorlar ve bunun için feryad ediyorlar.
Üçüncü husus, güzel ahlak sahibi olmasıdır. Böyle bir arkadaş dünyanın en kıymetli varlığıdır. Ondan çok güzel şeyler öğrenilir. Fudayl bin İyad rahmetullahi aleyh buyuruyor ki: “Huyu güzel fasık birinin arkadaşlığını, huyu kötü salih birinin arkadaşlığına tercih ederim…”
Dünyayı çok seven, haris insanların arkadaşlığından sakınmalıyız, insanı menfaati için her zaman satabilir.
Hayırlı arkadaş evlattan da, kardeşten de daha iyidir.
Hasan-ı Basri hazretlerinin ziyaretçileri ve dostları çoktu. Büyük âlim olduğu için insanlar, kendisine akın ediyor ve faydalanıyorlardı… Yaşı ilerleyince, bazı hastalıklar da zuhur etti. Artık misafirleri ile sohbette zorlanıyordu. Bunu gören çocukları, babaları yorulmasın diye önemli olmayan misafirleri kabul etmiyorlardı. “Babamız hasta, müsait değil, sonra gelirsiniz” diye geri çeviriyorlardı. Hasan-ı Basri hazretleri bunu fark etti ve çocuklarına şöyle dedi: “Benim misafirlerimi neden almıyorsunuz! Ben onları sizden daha çok seviyorum. Ben ölünce siz mirasımı taksim edeceksiniz, onlar ise azaptan kurtulmam için bana dua edecekler.”
İyi insanlarla arkadaşlık etmek ne kadar kıymetli ise, kötü arkadaş da o kadar tehlikelidir. Çünkü kötü arkadaş insanın hem dünyasını, hem de ahiretini harap eder…