Cennete nasıl kavuştunuz?

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Vefatından sonra Ebu Bekr-i Şiblî hazretlerini rüyada Cennet nimetleri içinde görüp, (Bu dereceye nasıl kavuştunuz?) diye sorduklarında buyurur ki: Dört yüz hocadan ders okudum. Dört bin hadis-i şerif ezberledim. Bunlardan birini kendime rehber edindim, onunla hakkıyla amel ettim. Böylece hem dünya, hem âhiret saadetini ele geçirdim. O hadis-i şerif şudur:
(Dünyada kalacağın kadar dünya için, âhirette kalacağın kadar da âhiret için çalış! Allahü teâlâya, muhtaç olduğun kadar itaat et! Ateşe dayanacağın kadar günah işle!)
Âhiretle aramızdaki mesafe 3-5 saniye kadar kısadır. Her an ölümle karşı karşıyayız. Biz dünyalık peşinde koşarken, ölüm de bizim peşimizde koşuyor. Nerede, ne zaman, nasıl yakalayacağını bilemeyiz. Dünya için elbette çalışmalı, ama sonsuz kalınmayacağını, bir gün bunların hepsinin bırakılacağını, her şeyin sıfır olacağını düşünmeli. Bu yüzden, dünya varlığı için sevinmeye de, üzülmeye de değmez.
Âhiret için de, orada sonsuz kalınacağına göre çalışmalı. İnsan sonsuz Cehennemin ne demek olduğunu bir anlasa aklını kaçırır, yataklara düşer. Bir kibrit alevine dayanamayan Cehenneme nasıl dayanır? İmam-ı Rabbani hazretleri, (Âhiret azaplarından bir kıvılcım dünyaya gelse, dünya yanar ve yok olur) buyuruyor. Yani milyonlarca derecelik o enerjiden dolayı, madde yok olur, hepsi enerjiye dönüşür. Ama Cehennemde yok olmak yok. İşte bu sonsuz azap, insanları bekliyor. Bir insan, gideceği yer belli olmadan nasıl ağzının tadıyla yaşar, nasıl hayattan zevk alır? Dolayısıyla herkes, ümitsiz olmamakla beraber, korku içinde yaşamak ve daima hazırlıklı olmak zorundadır.
Cennet nimetleri de sonsuzdur. Böyle sonsuz bir nimete kavuşmak için insan canını yüz bin kere feda eder. Bugün daha rahat olmak, daha çok para kazanmak, daha çok mevki edinmek gibi geçici dünya nimetleri için türlü sıkıntılara katlanılarak üniversite bitiriliyor, sonra ihtisas, sonra doktora derken, sürekli çalışmaya devam ediliyor. Cennet nimetleri ise, dünya nimetleriyle asla kıyaslanamaz. Kitaplarda, (Cennetteki incilerden bir tanesi dünyaya gelse, onun ışığından güneş kararır, yani gözükmez olur) deniyor. Sonsuz olan böyle güzel bir yer, bu kadar yüksek bir mevki için, insan nasıl çalışmaz? (Devamı var)

Comments are closed.