Cennetin yüksek derecelerine kavuşanlar

Cennetin yüksek derecelerine kavuşanlar



“Kimse ile münâkaşa etmeyen, haklı olsa bile, dili ile kimseyi incitmeyen Müslümanın Cennete gireceğini size söz veriyorum.”

 
 

Abdülazîz Hallâl hazretleri Hanbelî mezhebindeki tefsîr, hadîs, fıkıh âlimlerindendir. 275 (m. 898)’de Bağdâd’da doğmuştur. 363 (m. 974)’de vefât etti. Naklettiği bazı hadis-i şerifler:

Resûlullah Efendimize (sallallahü aleyhi ve sellem) “Cennete girmeye sebep olan şeylerin başlıcası nelerdir?” diye sorulduğunda, “Allahtan korkmak ve iyi huylu olmaktır” buyurdu.

“Cehenneme girmeye sebep olan şeylerin başlıcası nelerdir?” denildiğinde ise “Dünyâ nimetlerinden ayrılınca üzülmek, bu nimetlere kavuşunca sevinmek, azgınlık yapmaktır” buyurdu.

“İmânı en kuvvetli olanınız, ahlâkı en güzel ve zevcesine karşı en yumuşak olanınızdır.”

“İnsan, güzel huy sebebiyle Cennetin en üstün derecelerine kavuşur. (Nafile) ibâdetler, insanı bu derecelere kavuşturamaz. Kötü huy, insanı Cehennemin en aşağı çukurlarına sürükler.”

“İbâdetlerin en kolayı ve en hafifi, az konuşmak ve iyi huylu olmaktır. Bu sözüme iyi dikkat ediniz!”

Bir kimse, Resûlullah Efendimize; “İşlerin en iyisi hangisidir?” diye sorunca “Güzel huylu olmaktır” buyurdu. O kimse kalkıp biraz sonra sağ tarafından gelip, aynı soruyu sordu. Yine. “İyi huylu olmaktır” buyurdu. Gidip, sonra sol tarafına gelip, “Allahın en sevdiği iş nedir?” diye sorunca, yine; “İyi huylu olmaktır” buyurdu. Sonra tekrar arkadan gelerek; “En iyi, en kıymetli iş nedir?” dedi. Hazreti Peygamber, ona karşı dönüp; “İyi huylu olmak ne demektir anlayamadın mı? Elinden geldiği kadar kimseye kızmamaya çalış!” buyurdu.

“Kimse ile münâkaşa etmeyen, haklı olsa bile, dili ile kimseyi incitmeyen Müslümanın Cennete gireceğini size söz veriyorum. Şaka yapmak, yanındakileri güldürmek için olsa bile yalan söylemeyenin Cennete gireceğini size söz veriyorum, iyi huylu olanın, Cennetin yüksek derecelerine kavuşacağını size söz veriyorum!”

“Allahü teâlâ buyuruyor ki; Size gönderdiğim İslâm dîninden râzıyım. (Yani, bu dîni kabul edenlerden, bu dînin emir ve yasaklarına tâbi olanlardan râzı olurum. Onları severim.) Bu dînde olmak, ancak cömertlikle ve iyi huylu olmakla tamam olur. Dîninizin tamam olduğunu, her gün bu ikisi ile belli ediniz!”

“Sıcak su buzu erittiği gibi, iyi huylu olmak, insanın günahlarını eritir, yok eder. Sirke balı bozduğu, yenilmez hâle soktuğu gibi, kötü huylu olmak, insanın ibâdetlerini bozar, yok eder.”

“Allahü teâlâ yumuşak huylu olanları sever ve onlara yardımcı olur. Sert ve öfkeli olanlara yardım etmez.”