Cennette daha iyisi var

Hazret-i Ali (radıyallahü anh) anlatır: “Bir gün mescitte Resulullah Efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) huzurlarında oturuyordum. 

Sonra elimi tuttu. 
Birlikte kalktık.
Ve Medine’nin sokaklarına girip beraberce dolaştık. 
Sonra bir bostana geldik. 
***
Yemyeşil bostan idi.
Çok hoşuma gitti!
‘Yâ Resulallah! Bu ne iyi bostandır’ dedim. 
Bana döndü.
Sevgiyle baktı.
Ve ‘Yâ Ali! Senin için cennette bundan daha iyi bostan vardır’ buyurdu.
***
O bostandan çıktık.
Başka bostana girdik.
Bu da çok güzeldi.
Ben yine ‘Yâ Resulallah! Bu ne güzel bostandır’ dedim. 
Yine bana döndü.
Sevgiyle baktı.
Ve ‘Senin için cennette bundan iyi bostan vardır!’ buyurdu. 
***
Böylece yedi bostandan geçtik. 
Yol tenhalaşmıştı. 
Durup beni kucakladı.
Ve ağlamaya başladı! 
Beni de ağlattı. 
***
‘Yâ Resulallah! Niçin ağlarsınız?’ dedim.
‘Bazı kimselerin sana olan düşmanlıkları için ağlarım’ buyurdu. 
Ben sordum ki:
‘Ben o zaman dinimde selamette olur muyum yâ Resulallah?’
Cevap verip:
‘Evet, dininde selamette olursun’ buyurdu.”