“Cesur desinler diye savaştın!..”

“Cesur desinler diye savaştın!..”



“Kıyamet gününde halktan ilk sorgulanacak üç kişiden biri, şehid olmuş bir kimsedir ki, huzura getirilir…”

 

Sa’îd bin Mensûr Horasânî hazretleri İmâm-ı Mâlik hazretlerinin talebelerinden, İmâm-ı Ahmed bin Hanbel hazretlerinin hocalarındandır. Hadis ilminde imam olup, müctehid idi. Üç yüz binden fazla hadîs-i şerîfi râvileriyle beraber ezberden bilirdi. Horasan’da doğdu. 227 (m. 842)’de Mekke’de vefat etti. Rivâyetlerinden bazıları:

Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) rivâyet etti: Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: “Kıyamet gününde halktan ilk sorgulanacak üç kişiden biri, şehid olmuş bir kimsedir ki, huzura getirilir. Cenâb-ı Hak ona ihsan ettiği nimetleri sayar, o da mazhar olduğu nimetleri ikrar eder. Allahü teâlâ; ‘Bu nimetlere mukabil ne yaptın?’ buyurur. O da; ‘Yâ Rab! Senin uğrunda savaştım da şehid düştüm’ deyince, cenâb-ı Hak; ‘Hayır, yalan söylüyorsun, sana cesur desinler diye savaştın. Nitekim bu söz de söylenmiştir’ buyurur. Sonra verilen emir üzerine yüzükoyun sürüklene sürüklene Cehenneme atılır… İkincisi de, ilim öğrenip öğretmiş, Kur’ân-ı kerîm okumuş bir kimsedir ki, bu da huzura getirilir. Cenâb-ı Hak ona lütuf ve ihsan buyurduğu nimetleri sayar. O da nimetleri ikrar ve itiraf eder. Hak teâlâ; ‘Bu nimetlere, mukabil ne yaptın?’ buyurur. O da; ‘Yâ Rab! İlim öğrendim ve öğrettim, Kur’ân-ı kerîm okudum’ cevabını verince, Allahü teâlâ; ‘Hayır, yalan söylüyorsun, ilmi, sana âlim desinler diye öğrendin, Kur’ân-ı kerîmi sana Kâri (Kur’ân-ı kerîmi ezberleyen) desinler diye okudun. Nitekim bu söz de söylenmiştir’ buyurur. Verilen emir üzerine yüzükoyun sürüklenerek ateşe atılır… Üçüncüsü de, Allahü teâlânın kendisine imkân verdiği ve her türlü servetten ihsan buyurduğu kimsedir ki, huzura getirilir. Cenâb-ı Hak ona ihsan buyurduğu nimetleri sayar. O da onları itiraf eder. Cenâb-ı Hak; ‘Bunlara mukabil ne yaptın?’ buyurur. O da; ‘Yâ Rab! Servetimi sırf senin uğrunda, sevdiğin yollarda harcadım’ deyince, ‘Hayır, yalan söylüyorsun. Riyakârsın, bunları sana cömert desinler diye yaptın. Nitekim bu söz de söylenmiştir’ buyurur. Sonra emrolunup, o da sürüklene sürüklene ateşe atılır.”

Resûlullah efendimiz buyurdu ki: “Şüphesiz ki, bana malı ve sohbeti hususunda insanların en cömerdi Ebû Bekir’dir. Ben dost edinecek olsaydım, mutlaka Ebû Bekir’i dost ittihaz ederdim.”