Clinton bile randevu alamayacak!..

Clinton bile randevu alamayacak!..



“Laz amcayla heyecanlı bir şekilde bir kucaklaştı ki, kulakları çınlasın Hasan Celal Güzel’in tokalaşması şurada kalır…”
 

“En sosyetik kesimde olsun” diyordu açacağı muayenehane. Çünkü SGK karşılamıyordu uyguladığı tedavi yöntemlerini. Paralı insanlara ihtiyaç vardı. Hoş modern modern hastanelere de parası olanlar gitmiyor mu?

Bu doktor da Ayurveda, Panço Karma, Reiki gibi bizim bilmediğimiz yöntemlerle hasta tedavi edecekti.

“Ne yapalım Doktor Bey öyle diyorsa öyledir” diyerek Bağdat Caddesinde bir muayenehane aramaya başladık.

Bir Laz amcanın dairesini bulduk. Ama gerçekten de şık bir daireydi? İyi de bu dairenin kirasını bu doktor nasıl karşılayacaktı? İki katlı yani dubleks denilen bir daireydi. Laz amca da doktora kiraya verdiği için içi rahattı.

Daireye bir o kadar da görkemli bir mobilya perde vb. alınınca görenlerin hayran kaldığı bir muayenehane olmuştu.

Doktoru dinlediğinizde gelecek bizimdi. Bu tedavi yöntemleri anlaşıldığında insanlar sıraya geçecekti. Nasıl etkilendiğimize bizim de aklımız ermiyordu ama etkileniyorduk.

Eh bir ay iki ay derken, hastalar gelmeye başlamıştı ama bu görkemli muayenehaneye bu hasta sayısı devede kulak kalıyordu.

Ve bir gün… Salonda hasta kayıtta otururken Laz amca geldi içeri.

-Uşaklar doktor bey nerededür?

Odasında olduğunu söyleyip haber verdik. Doktor bey, bir çıktı salon ki aman Allah’ım. Laz amcayla heyecanlı bir şekilde bir kucaklaştı ki, kulakları çınlasın Hasan Celal Güzel’in meşhur sarılıp tokalaşması şurada kalır.

“Vay efendim gelecekte şöyle olacak, insanlar sıraya geçek…” Neler neler.

Laz amca dedi ki:

-Benim kira nerededir doktor?

Doktor kiradan hiç söz etmiyor. Aynı heyecan ile konuşuyor:

-Sen bak göreceksin! Altı ay sonra Clinton bile randevu alacak bizden!

Çünkü o yıllarda Clinton ABD başkanıydı. Laz amca bu sözü duyunca bir geri çekildi. Ciddileşti. Şaşırdı. Sonra hayretini şöyle yansıttı:

-Ha uşağım senin buraya Clinton gelsin, ben senden bir yıl kira almayacağum da!

Doktor aynı heyecan ve öz güvenle konuşmaya devam edince, Laz amca da inanmıştı galiba. Çünkü iddiasını güncelleme gereği duydu:

-Ha uşağım senin buraya Clinton gelsin, ben senden altı ay kira almayacağum da.

Öyle dedi ve gitti… Aradan birkaç ay daha geçti… Sonra ne mi oldu… Ekonomik krizle boğuşan ülkede her birimiz bir tarafa savrulduk. Bir gün yolum düştü o tarafa. Baktım camda kiralık lüks daire yazıyordu…

         Hilmi Ofluoğlu-İstanbul

Comments are closed.