Eshâb-ı kiramın hepsi övülmüştür

Eshâb-ı kiramın hepsi övülmüştür



“Biz onların her birinden râzıyız. Onların her biri de, Allahü teâlâdan râzıdırlar”

 

Ebü’l-Kâsım Nişâbûrî hazretleri tefsîr âlimlerindendir. 406 (m. 1016)’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Allahü teâlâ, Kur’ân-ı kerimde eshâb-ı kiramın hepsini övmektedir. Tevbe, Mâide ve Mücâdele ve Beyyine sûrelerinde buyuruyor ki: 

(Biz onların her birinden râzıyız. Onların her biri de, Allahü teâlâdan râzıdırlar). A’raf ve Hicr sûrelerinde meâlen, (Biz azîmüşşân, onların kalplerindeki gıl ve gışşı nez ettik) buyuruyor. Yâni kalblerindeki kin, hıyânet ve birbirlerine düşmanlık gibi şeyleri kökünden çıkarıp attık…

Enfâl sûresinde, cenâb-ı Hak, Resûl-i Ekremine (sallallahü aleyhi ve sellem) meâlen buyuruyor ki: (Sana, Allahü teâlâ ve müminlerden sana tâbi olanlar kâfîdir) ki, o vakit, Sahâbe-i kiram pek az idi. Her biri dîn-i islâmın yayılmasında, Server-i âleme kâfî oluyorlar. Fetih sûresinde, cenâb-ı Hak meâlen buyuruyor ki: (Ağaç altında sana bîat eden, [yâni emirlerini kayıtsız şartsız yapmaya söz veren] müminlerden Allahü teâlâ râzıdır) ki, bunlar Sahâbe-i kiram idi (ve onlara Sekîne, [yâni Tumânînet, kalplerine kuvvet] veriyor ve sana olan sevgilerini, Sıdk ve ihlâsı biliyor ve onları yakın bir fetih ve zafer ile sevaplandıracağını müjdeliyor.)

Fetih sûresinin diğer âyet-i kerimesinde, (Sana biat edenler) yâni seninle gazâ ve cihâdda bulunup, dîn-i islâmın neşrinde, kullarıma nasihat vermekte ve doğru yolu göstermekte berâber olacaklarını ahd ve vadedenler, (Allah celle şânühû ile mübâyea, [yâni vaat] etmiş olurlar) buyurdu.

Tevbe sûresinde meâlen, (Mekke-i mükerreme ahâlîsinden olup, Muhâcirîn denilen Sahâbe-i kiram ile Medîne-i münevvere ahâlîsi olan Ensârdan ve onlara iyilikte tâbi olanlardan, Allahü teâlâ râzıdır. Onlar da Allahü teâlâdan râzıdırlar) buyuruyor.

Enfâl sûresinin yetmişikinci âyet-i kerimesinin meâl-i âlisi, (Bunların hepsi Peygamber aleyhisselâmı içlerinde ivâ ve iskân etmiş, dîn-i islâmı yaymasında nusret ve yardımda bulunmuşlardır)dır.

İmâm-ı Mâlik’in buyurduğuna göre, Şâm’ın fethinde, orada bulunan Hristiyanlar dedi ki: Sizin Peygamberinizin Eshâbı, bizim havârîlerimizden daha iyidir. Zîrâ onların ismi, Tevrât’ta ve İncîl’de söylenmiş ve medh olunmuştur. Sûre-i Fetih’te yukarıda bildirilmiş olan âyet-i kerimeye dayanarak İmam-ı Mâlik, Eshâb-ı kirâmı sevmeyenlerin kâfir olacağını söylemiştir.