Eşyaların nerede?

Hazret-i Ömer Şam’a gittiği zaman, onu karşılayanlara “Kardeşim Ebu Ubeyde nerededir?” diye sordu. “Şimdi gelir” dediler.

Az sonra geldi.
İki dost kucaklaştılar.
Hazret-i Ömer:
“Size gidelim” dedi.
O da “Buyurun” dedi,
Birlikte Ebu Ubeyde hazretlerinin evine gittiler.
? ? ?
Hazret-i Ömer eve girip de içeride hiçbir eşya olmadığını görünce sordu:
“Eşyaların nerede?”
“İşte şunlardır” dedi.
Birkaç şey gösterdi.
Hazret-i Ömer:
“Burada bir keçe ve bir kırbadan başka şey göremiyorum. Senin yiyecek bir şeyin yok mudur?” dedi.
? ? ?
O, bir zenbilin içinden birkaç kuru ekmek parçası çıkardı.
Sofraya koydu.
Hazret-i Ömer baktı.
Çok duygulandı.
Ağladı ve ona sarılıp “Ey kardeşim Ebâ Ubeyde! Dünya herkesi değiştirdi, bir seni değiştiremedi” buyurdu.
? ? ?
Hazret-i Ömer, Hazret-i Ebu Ubeyde’ye (radıyallahü anhüma) dört bin dirhem para gönderdi.
Götürecek elçiye:
“Bak ki bu parayı ne yapacak?” diye tenbih etti.
Ebu Ubeyde parayı aldı.
Hemen askerine dağıttı.
Elçi izin isteyip geri dönünce gördüğünü anlattı kendisine.
Hazret-i Ömer:
“Hamd olsun ki böyle insanlar da var” diye mırıldandı.