Fıkıh âlimi Ebu Süleyman Cüzcânî

Belli kelimeleri, akıllı bir Müslümanın belli şekilde okumasına, Ezan-ı Muhammedî denir. Ezan, beş vakit namaz vakitlerinin geldiğini bildirmek için okunur.
Ebu Süleyman Cüzcânî hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. Afganistan’da Cüzcân bölgesinden olup Bağ­dat’ta yetişti. İmam-ı Ebû Yûsuf ve İmam-ı Muhammed Şeybânî’nin talebesi idi. Hane­fî mezhebinin temel kitaplarını bu hoca­larından rivayet etti. 200’de (816) vefat etti. Buyurdu ki:
Belli kelimeleri, akıllı bir Müslümanın belli şekilde okumasına, Ezan-ı Muhammedî denir. Ezan, beş vakit namaz vakitlerinin geldiğini bildirmek için okunur. Erkeklerin, mescidin dışında yüksek yere çıkıp okumaları müekked sünnettir. Kadınların ezan ve ikâmet okumaları mekruhtur. Kadınların seslerini erkeklere duyurmaları haramdır. Müezzin efendinin, mescidin dışında yüksekte ve yüksek sesle okuyarak, komşulara duyurması lâzımdır. Fazla bağırması câiz değildir. Ekber derken son harfi cezm ederek durulur veya üstün okunarak vasledilir. Ötre okumaz. Kelimelerin başına veya sonuna hareke, harf, med ekleyecek şekilde fazla tegannî ile okumak ve bunu dinlemek helal olmaz. Salât ve felâh derken yüzünü sağa ve sola çevirmesi sünnettir. Ayakları ve göğsü kıbleden ayırmaz.
Resûlullahın mescidi üzerine yüksek bir şey yapılmıştı. Bilâl-i Habeşî buraya çıkıp ezan okurdu. Resûlullah Bilâl’e, parmaklarını kulaklarına koymasını emreyledi. Arada konuşursa tekrar okuması lazımdır. Birkaç kişinin birlikte okumaları câizdir. Bir kısmının okuduğunu diğerleri okumazsa sahih olmaz. Ezanı oturarak okuması tahrîmen mekruhtur. Müezzinin sâlih olması, ezanın sünnetlerini ve vakitlerini bilmesi, her gün devamlı okuması, Allah rızası için ücretsiz okuması sünnettir. Ücret ile okuması da câizdir.
Âkil olmamış çocuğun ezanı sahih olmaz. Çünkü bunun sesi kuş [ses aleti] gibidir. Sünnete uygun okunan çeşitli ezanlardan yalnız birincisini işitenlerin işittiğini söylemeleri ve kendi mescidinin ezanı ise, cemaate gitmeleri lazımdır. Kur’an-ı kerim okuyanların da söylemeleri lazımdır. Cenaze namazı kılanın, helada, yemekte, mescitte olanın, din bilgisi öğretmekte ve öğrenmekte olanın, ezanı tekrar etmeleri lazım değildir. Arabî olmayan ve fazla tegannî ile okunan ezan sünnete uygun değildir. Ezanı işitenin; oturuyorsa kalkması, yürüyorsa durması müstehaptır.

Comments are closed.