Fıkıh Âlimi Ebü’l-Hayr Şihâbüddîn Menûfî

Ebü’l-Hayr Şihâbüddîn Menûfî hazretleri Şafiî fıkıh âlimidir. “İbn-i Abdüsselam” ismiyle meşhurdur. 847 (m. 1443)’de Aşağı Mısır’daki Menûf şehrin­de doğdu. Zamanın meş­hur fakihlerden fıkıh tahsil etti. Mekke’de Şerefeddin Zâviyesi’nde ders verdi. Menûf ve Kahire kadılıklarında bulundu. 931 (m. 1525)’de Kahire’de vefat etti.

Duânın edebleri hakkında şunları anlattı:

Duâ için şerefli ve kıymetli vakitleri seçmelidir. Sene içerisinde Arefe günü, aylardan Ramazân-ı şerîf ayı, hafta içerisinde Cum’a günü, saatler içerisinde seher vakti, duâ için kıymetli vakitlerdir.
Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) bir hadîs-i şerîfte buyurdu ki:
“Gecenin üçte biri kalınca Allahü teâlâ birinci kat semâya tecellî ederek: ‘Yok mu istiğfar eden, onu mağfiret edeyim. Yok mu isteyen, dilediğini vereyim. Yok mu duâ eden, duâsını kabûl edeyim’ buyurur.”
Duâ için, kıymetli vakitleri ganîmet ve fırsat bilmelidir. Düşmana hücum edeceği vakit, beş vakit namazın akabinde, ezan ile ikâmet arasında, yağmur yağarken ve iftar vaktinde duâyı fırsat bilmelidir. Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) buyurdu ki: “İslâm ordusu ile küffâr ordusunun karşılaştığı, yağmurun yağdığı ve farz namazlarının kılındığı zaman semâ kapıları açılır. Bu vakitlerde duâyı fırsat biliniz.”
Peygamber efendimiz hadîs-i şerîflerde buyurdu ki: “Namazlar, en hayırlı vakitlere kondu. Onun için, namazların arkasından duâ ediniz.”
“Ezan ile ikâmet arasında yapılan duâ red olunmaz.”
“Oruçlu kimsenin duâsı red olunmaz.”
Vakitlerin şerefi, hâllerin şerefli olmasından dolayıdır. Çünkü seher vakti, kalblerin saf ve kalbleri karıştıran şeylerin bulunmadığı bir vakittir. Arefe, iki bayram ve Cum’a günleri de Allahın rahmetine hazırlanma vaktidir. Vakitlerin şerefli olma sebeplerinde nice esrâr vardır ki, beşer onu anlayamaz.
Kıbleye dönüp ellerini kaldırarak duâ etmeli. Resûl-i ekrem efendimiz bir hadîs-i şerîfte: “Muhakkak ki, Rabbiniz Hayy (diri) ve Kerîmdir. Kulu ellerini kaldırıp kendisinden bir şey istediği zaman, onu boş çevirmekten hayâ eder” buyurdu.
Duâ ederken, gözler semâya doğru kaldırılmaz. Parmağı ile işâret edilmez. Duâsını bitirdiği zaman, ellerini yüzüne sürer.

Comments are closed.