Gafillerle beraber oturmamalıdır!..

Gafillerle beraber oturmamalıdır!..



Muhammed Iclî Yemenî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Doğum târihi ve yeri belli değildir. 1011 (m. 1602) senesinde vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

“Allahü teâlânın sevdiği kul olabilmenin şartları vardır. Birisi; sâlihlerle sohbeti seçmektir. Sâlihlerle sohbet edildiği takdîrde, günahlara perde çekilir, haramlar gözüne kötü görünür. Bir diğeri; iyi ve güzel hasletlerle bezenmektir. Bu da, her şeyi yaratan Allahü teâlânın ahlakıyla ahlaklanmaktır. Çünkü Resûlullah Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem); ‘Allahü teâlânın ahlakıyla ahlaklanınız’ buyurdu. Bir başkası da, helal ve temiz lokma yemektir. Bu da farzlardandır. Nitekim Allahü teâlâ, Bekara sûresinin yüzaltmış sekizinci âyet-i kerîmesinde meâlen; ‘Yeryüzündekilerden helal ve temiz olanını yiyiniz’ buyurmaktadır. Resûlullah Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) ise; ‘İbadet on cüzdür. Dokuzu helali talep etmektir.’ Geriye kalan bütün ibadetler bir cüzdür. Helal yemeyen kimse, Allahü teâlâya itaat etme gücünü kendisinde bulamaz. Helal yiyen kimse de, Allahü teâlâya isyankâr olmaz. Helal ve temiz yer, israf etmez. Nitekim Allahü teâlâ, A’râf sûresinin otuzbirinci âyet-i kerîmesinde meâlen; ‘Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz’ buyurmaktadır. Aynı zamanda, Besmelesiz kesilenleri de yememelidir. Zîrâ Allahü teâlâ, En’âm sûresinin yüzyirmibirinci âyet-i kerîmesinde meâlen; ‘Üzerlerine Allahın ismi zikredilmeyen (Besmele çekilmeyen) şeyden yemeyiniz’ buyurmaktadır… Gafillerle beraber oturmamalıdır. Yiyeceği temiz ve Besmele ile yemek pişiren kimselerin yiyeceğini yemelidir. Çünkü bu husûs gaflet sebebidir. Allahü teâlânın dostları, uygunsuz kişilerin elinden gelen lokmayı, yaradılışlarına layık görmeyerek, yememişlerdir. Allahü teâlâ bizi ve bütün müminleri, helal ve temiz rızıklarla rızıklandırsın.” 

“Emri- mar’ûf ve nehy-i anilmünker yapmak için, eziyetlere sabretmek gerekir.”

“Şayet insanlar Allahü teâlânın büyüklüğünü düşünselerdi, O’na isyan etmezlerdi.”

“Akıllı kimse, hayrı ve şerri bilen kimse değildir. Akıllı kimse hayrı gördüğünde ona tabi olan, şerri gördüğünde ondan kaçınan kimsedir.”

“Kâmil olan Allah yolcusu ile sohbet etmek, Kur’ân-ı kerîm okuyan ile sohbet etmekten daha sevimlidir.”

Comments are closed.