Gelişmiş ülkelerin sonbaharı

Son günlerde dünyada önemli ekonomik gelişmeler oluyor. Ekonomi anlamında Türkiye’de “yaz” yaşanırken, Arap dünyasının bir kısmında “bahar” ve ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkelerde “sonbahar” yaşanmaktadır.
“Wall Street’i işgal et” kapitalizme kendine gel uyarısı yalnız ABD’de değil Paris, Londra, Moskova, Sidney, Kabil, Tokyo, Bağdat ve Pekin dahil 1441 şehirde küresel eylemlerin kıvılcımı oldu. İspanya’da başlayan sistem karşıtı “15- M. Hareketi” küresel boyutlarda 82 ülkede 650 kente sıçradı. Madrid’deki gösterilere 60 kentten katılan oldu. Avrupa Birliği dökülürken, Türkiye kabına sığmıyor. Dünya değişiyor. Bölge değişiyor. Türkiye müsbet yönde gelişiyor. Orta Doğu’da diktatörler devriliyor. Henüz devrilmeyenler uzatmayı kullanıyor. Asırlar sonra Türkiye açık denize çıkarak benim de açık denizde payım var diyor. Akdeniz ve çevresi artık eskisi gibi olmayacak.
TOKİ hazineden pay almadan kendi finans kaynağını kendisi temin ediyor. 2011 yılının ilk 8 ayında açık artırma usulüyle satışını yaptığı arsa ve arazilerden elde ettiği gelir 1 milyar lirayı aştı. 2011 yılının ilk 8 ayında ihracat geçen yılın aynı ayına göre yüzde 21.63 artışla 88 milyar 550 milyon dolar oldu. 2002 yılında yıllık ihracat 36 milyar 59 milyon 89 bin dolar idi. 2010 yılında ihracat 113 milyar 883 milyon 224 bin dolar iken, 2011 yılı ihracat rekoruna giden yıl olacak.
ABD ve AB’nin zorlandığı ve Çin’in bile teklediği son devrede yüzde 10’un üzerinde büyüyen tek ülke Türkiye’dir. Türkiye batıyor feryadının arkasında maksatlı olarak İsrail ve Batı vardır. Kamu borcu milli gelire göre en düşük ülke Türkiye’dir…
Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick, Başbakan Erdoğan’ı ziyaret etti. Bu ziyarette “22 yıl önce Türkiye’ye gelmiştim. Türkiye çok değişmiş” dedi.
Türkiye güvenli liman oldu, sermaye girişi arttı. Afrika’nın en büyük beyaz eşya üreticisi “Defy”yi satın alan Arçelik Afrika’ya açılıyor. The New York Times yazarı Friedman’a göre Yunanistan’ın iflasının sebebi şudur: “Yunanistan 1981’de AB üyesi olduktan sonra Orta Doğu’nun petrol devletlerinden birine dönüştü. Bu ülkeye petrol gelirleri yerine Brüksel kaynaklı AB paraları düşük faizli destek kredileriyle pompalanıyordu. Doğal kaynakları dar bir kesimin kontrolünde olduğu ülkelerde nasıl kokuşmuşluk olursa, Yunanistan’da da euro sübvansiyonları aynı durumu meydana getirdi.”