Hayat kolaylaştı hastalık çoğaldı

Özlem Yılmaz / İSTANBUL

Babam 74 yaşında, 1.67 boyunda ve 100 kg ağırlığında. 25 yıllık şeker hastası, son 8 senedir günde 4 defa insülin kullanmakta. Ayrıca perhiz yapmadığı için 3 aylık şeker ortalaması olan HbA1C’si 14-16 arası değişmekte. Son aylarda ayaklarında ve göz kapaklarında şişme, aşırı halsizlik çekmekte ve yürümekte zorlanmakta. Bundan sonraki hayatında kısmen de olsa rahat edebilmesi için neler tavsiye edersiniz? 
Saygıdeğer okuyucumuzun sorusu vesilesiyle bu hafta sizlere bir defa daha obezite ve şeker hastalığından bahsedeceğim. Günümüzde gıdalarla alınan kalori miktarının fazlalığı ve hayatın kolaylaşmasıyla bedeni faaliyetlerin azlığı beraberinden şişmanlığı getirmektedir. Fazla kilolarımız; diyabet (şeker hastalığı) kalp-damar hastalıkları, böbrek yetersizliği ve beyin damarlarının kireçlenmesine sebep olur. Bu rahatsızlıklar da kişiyi felç, kalp krizi, kalıcı körlük, hareket güçlükleri, mantar enfeksiyonları gibi istenmeyen tehlikeli durumlara sürükler.
Okuyucumuzun babası, kalp-damar hastalıkları yönünden ciddi risk faktörü olan fazla kiloları ve yapılmayan perhiz sebebiyle çok kötü takipte olan şeker hastalığının oluşturduğu komplikasyonlarıyla başı sıkıntıya girmiş durumda. Ayaklarında (ödem) ve göz kapaklarındaki şişliklerinin (bufisür) sebebi, büyük ihtimalle diyabetik nefropati dediğimiz; uzun süreli kontrol altında tutulmamış şeker hastalığının, böbrekleri olumsuz etkilemesiyle gelişen vücutta fazla sıvı biriktirmesidir. Eğer bu şişliklerin üzerinde kızarıklık ve sıcaklık artışı da varsa; tabloya tırnak ve ayak parmak aralarındaki mantar enfeksiyonları sonucu gelişmiş lenf damarlarının tıkanması ve üzerine bakteriyel enfeksiyonlarının eklenmesinden kaynaklanmaktadır. Halsizlik de; şeker hastalığına bağlı kalp yetersizliği, kronik böbrek yetersizliği sonucu, kan üretimi yaptıran ve böbrekten salgılanan eritropoyetin denen hormonun eksikliğinden kaynaklanan kansızlık (anemi) sebebiyledir. Yürümesindeki güçlük ise; fazla kilolara bağlı her iki diz ve kalçada gelişen kireçlenme ve kıkırdak erimelerine bağlı eklem yüzeylerinin bozulmasından (osteoartroz) kaynaklanmaktadır. 3 aylık şeker ortalaması olan HbA1C’yi en çok yükselten sebep ise, son 1 ay içindeki kan şekeri ortalamalarının normalin çok üzerinde olması ve ani yükselmeler ile düşmelerinden kaynaklanan kan şekeri dengesizliğidir. HbA1C’nin %6.5’in üzerinde olması; uzun vadede kronik böbrek yetersizliği ve göz dibi damarlarının çatlaması sonucu gelişen kanamalara bağlı kalıcı körlük için en büyük risk faktörüdür.
Bu istenmeyen durumlardan kaçınmanın ve bir ömür sıhhatli yaşamanın formülü; sıkı perhiz ve ilaçların düzenli kullanılıp kontrollerin ihmal edilmemesidir.
Diyette taviz veren yanar!
> Şeker hastalığının hayatı tehdit eden başlıca hasarları olan kalp-damar hastalıkları, kronik böbrek yetersizliği, körlük ve felçten korunmak için mutlakla perhiz yapın ve ilaçlarınızı doktor takibi altında kullanın.
> Perhize dikkat edilmediği takdirde ilaçların kişiye faydalı olma oranı % 40’ı geçmez. Bu sebeple hayat süresini ve kalitesini yükseltmek için sağlıklı beslenmek şart.
> Ayrıca ideal vücut ağırlığını muhafaza etmek ve varsa kilolarınızdan kurtulmak için düzenli egzersiz yapmalısınız.
> Başta HbA1C olmak üzere BUN, kreatinin, ürik asit, trigliserid, HDL-kolesterol, LDL-kolesterol kan tahlil değerlerini normal değerlerde tutma gayreti içinde olunmalı.
> Diyet tedavisinde beslenme programı, günümüzde diyetisyenlerin 6 öğün gibi her türlü tıbbi ve ilmi dayanaktan yoksun, tamamen kilo alımına sebep olan 6 öğün yerine, sabah ve akşam olmak üzere 2 ana öğünden oluşmalıdır.
> Her öğünde muhakkak karbonhidratlı gıdaların (ekmek, tahıl, meyveler vb.) yanında proteinli bir besin de alınmalı. Bu gıdalar tek başlarına alındıklarında kan şekerini aniden yükselttiklerinden şekerin kanda daha yavaş artışını sağlayan süt, yoğurt, peynir gibi proteinli bir besin bulunmalıdır.
> Posanın kan şekerini düzenlemedeki olumlu etkilerinden dolayı her gün sebze, kepek (yulaf, buğday vs.), kuru baklagiller ile gerekli posa alınabilir.
>  Düzenli egzersiz, fizik aktivite kan şekeri ve yağlarını normal seviyelere indirip kan basıncını da dengelediğinden, kilo verilmesini sağlayarak her hasta için kendisine uygun bir egzersiz programı düzenlenmelidir.

Uzm. Dr. S.Hilmi Özkırış 
hilmi.ozkiris@tg.com.tr