İmanın şartlarını değiştirmek

Bozuk kitap: 9

Reformcu diyor ki: (İmanın şartı altı demek yanlıştır. Kur’anda böyle bir ifade yoktur.)
CEVAP: Bu reformcu, (Kitap ve Sünnet’e göre yazdım) dediği halde, burada sadece Kur’an diyor. Elbette Kur’an-ı kerimin detayları Sünnet ile açıklanmıştır. Yazarın yalan söylediği, Sünnet’e de itibar etmediği anlaşılıyor. Kur’an-ı kerimi Resulullah efendimiz açıklamıştır. Bu delili bildirmeden, imanın şartı altı değil demesi dehşet vericidir. Sahihayn ismi verilen, din-i İslam’ın iki temel kitabındaki hadis-i şerif nasıl inkâr edilir? Sahih hadisleri inkâr etmesi, affedilir cinsten değildir. Bu meşhur hadis-i şerifin meali şöyledir:
(İman; Allah’a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe, kadere, hayrın ve şerrin Allah’tan olduğuna, ölüme, öldükten sonra dirilmeye inanmaktır. Allah’tan başka ilah olmadığına ve benim Onun kulu ve resulü olduğuma şehadet etmektir.) [Buhari, Müslim, Nesai]
Böyle mütevatir sahih hadisleri inkârın küfür olduğu âlimlerimizce bildirilmektedir. Bu reformcu, sadece İslam âlimlerine değil, hadis-i şeriflere de açıkça savaş açıyor. Aslında Kur’an-ı kerime inandığı da samimi değildir, çünkü Kur’an-ı kerimde birçok yerde Resulullah’a uyulması emrediliyor. Mesela Haşr suresinin, (Resulümün verdiğini alın, yasakladığından da sakının!) mealindeki yedinci âyetine uymayanın, Resulullah’ın sözlerini senet kabul etmeyenin, (Kur’ana inanıyorum) demesi nasıl doğru olur?

YAMUKLAR ÖVÜLÜYOR
Yine diyor ki: (İbni Teymiyye’nin, Fazlurrahman’ın da belirttiği gibi, şefaat görüşü Kur’ana ve Sünnet’e aykırıdır.)
CEVAP: Resulullah efendimizin şefaat hakkındaki hükümlerini görüş olarak kabul edip, İbni Teymiyye’nin sözünü senet gibi alıyor. Vehhabilerin lideri İbni Baz için de merhum diyor. Vehhabiliği tenkit eden tek kelime yok, ama Ehl-i sünnette çok hatalar bulduğunu söylüyor. Nerede sapık varsa onu övüyor. Dört mezhebin dev liderlerinden hiç bahsetmiyor. Abduh ve Efgani gibi mason reformculara hayran olan felsefeci İkbal‘i övüyor. Mason Efgani için, (Çağdaş İslam görüşünün büyük düşünürü) demesi yazarın zihniyetini açıkça ortaya koymaktadır. Sayısız İslam âlimi dururken Roger Garaudy de, senet gibi gösteriliyor. Fazlurrahman ile İzzetbegoviç’e olan hayranlığını da gizleyemiyor, Efgani, Şeriatî ve Makdisî’den nakiller yapıyor, ama nedense İmamı a’zam, İmam-ı Rabbani ve İmam-ı Gazali gibi dev şahsiyetlere hiç önem vermiyor. Takdir edici tek kelime yok. Hadis ve fıkıh âlimi İmam-ı Şa’rani hazretlerini, Kur’ana aykırı konuşmakla suçluyor. Bu büyük zata, sırf İbni Teymiyye’yi tenkit ettiği için saldırıyor.

 

Comments are closed.