İşini sakın bırakma!

Hindistan velilerinden Bediüddin Seharenpuri hazretleri, bir gün hocası İmam-ı Rabbani hazretlerine geldi.
Ve huzuruna varıp:
“Efendim, izniniz olursa memuriyeti bırakıp gece gündüz hizmetinizle şereflenmek istiyorum” diye arz etti.
Hazret-i İmam:
“Hayır, memuriyeti sakın bırakma!” buyurdu.
Aradan zaman geçti.
Bediüddin yine sordu.
Yine izin vermediler.
Yıllar sonra İmam-ı Rabbani hazretleri ona icazetini verdi.
O, icazetnameyi aldı.
Ve memleketine vardı.
Dostlarından biri de onu yolcu etmek için şehrin dışına kadar birlikte gitti ve bir ara:
“Efendim, babam vefat etti. Hâlini merak ediyorum, acaba azapta mı, yoksa nimette mi?” diye sordu.
O da başını eğdi.
Ve gözünü kapadı.
Biraz sonra açıp:
“Şu boyda, şu evsafta, şu kıyafette, beyaz elbiseli bir şahıs göründü.
Hâlini sordum:
‘İyiyim, bana yüksek bir makam verdiler. O makamdan buraya gelmek istemezdim ama siz çağırınca geldim’ diyor” buyurdu.
Adam sevindi…
Ve kendisine:
“Efendim, benim babam, tam sizin tarif ettiğiniz gibidir” dedi.
Hâlbuki Şeyh Bedi’uddin hazretleri onun babasını hiç görmemişti ve tanımazdı!..

Comments are closed.