“İyilik et kötülük gör” derler ya!..

“İyilik et kötülük gör” derler ya!..



“Kendisiyle buluşunca, yardımcı olmam gereken konunun ne olduğunu sordum…”

 

Anlatacağım anıyı “hile” diye tanımlamaya çalışsam da aslında daha uygun bir kelime bulamadığım için böyle söylediğimi bilmenizi istiyorum. Anıyı okuyanlar söz konusu hile sahibine diledikleri kelimeyi kullanabilirler…

İsveççeyi kısa zamanda öğrendikten sonra, zaman zaman İsveç’te yaşayan vatandaşlarımız için de tercümanlık yapmaya başladım. Orada tercümanlık yapmak için devlet tarafından görevlendirme yapılıyordu. Tercümanlık ücreti de tercümanın bağlı bulunduğu belediye tarafından ödeniyordu.

Bir gün Konya’nın bir köyünden İsveç’e çalışmaya gelmiş olan Mehmet isimli bir işçi telefon açarak, karşılaştığı bir sorunun çözümünde kendisine yardımcı olmamı istedi.

Kendisiyle buluşunca, doğal olarak yardımcı olmam gereken konunun ne olduğunu anlatmasını istedim. Onu dinlerken aynı zamanda hayretler içinde kaldım.

Bu Mehmet isimli kişi İsveç’e geleli birkaç sene olmuş. İsveç’te çalışmanın ve para biriktirmenin kolay olduğunu görünce, aynı köyden ve akrabası olan Ahmet isimli bir kişiye mektup yazmış. Onun da İsveç’e gelip çalışmasını ve para kazanmasını istemiş… Hani derler ya “İyilik et kemlik (kötülük) gör!..” Doğrusu bu kadarına da pes!..

Mehmet köylüsü ve akrabası Ahmet’i İsveç’e gelmek için teşvik ettiği gibi tren biletini de kendisi göndermiş. Hatta yolda parasız olmasın diye harçlığını da göndermiş…

Ahmet, İsveç’e gelince ona kendisinin çalıştığı Elemerikson isimli firmada iş bulmuş. Birlikte çalışmaya başlamışlar…

Tabii yıllardan beri İsveç’te olan Mehmet ayrıca başka işte de çalışıyor.

Dolayısıyla birinci işinden çıktıktan sonra, akşamları bir lokantada da bulaşıkçı, yani yeni adıyla tabakçı olarak çalışmaktadır.

Yurt dışında bulunanlar bilirler, buradan giden gurbetçilerimiz yıllar yılı genel olarak bir işte değil, birkaç işte birden çalışırlardı. Başka türlü para biriktirmelerine imkân yoktur. Hatta yeri gelmişken söylemeden geçmeyeyim. Bir keresinde İzmirli bir bayana kaç işte çalıştığını sorunca 19 tane işi olduğunu söylemişti.  Tabii bu işlerin çoğu birkaç saatlik hatta dakikalıktır. Bazı işlere de haftada sadece bir veya birkaç kez gidilir. Ayrıca bu tür işleri orada bulunan insanlar pek beğenmediği istemediği için saat ücretleri de normal tarifeye göre oldukça yüksektir… DEVAMI YARIN