Müderris Takıyyüddîn Zebîdî

Takıyyüddîn Zebîdî hazretleri Şafiî fıkıh âlimidir. 801’de (m. 1398) Yemen-Zebîd’de doğdu ve orada yetişti. Medrese tahsilinden sonra Zebîd Nizamiye Medresesi’ne müderris tayin edildi ve talebe yetiştirdi. 887 (m. 1482)’de orada vefat etti.

Bu mübarek zat, bir dersinde şunları anlattı:
“Çocuğa hiçbir ibâdet, hattâ, Hanefî’de zekât da farz değildir. Hiçbir şey haram değildir. Aklı olunca, îmân etmesi vâcib olur denildi. Toprağı varsa, öşür veya haraç vermesi lâzımdır. Fâsid olmayan ibâdetlerinin sevaplarına kavuşur. Çocuğa ilim öğretenlere, iyilik yaptıranlara çok sevap verilir. Büyüklere imâm olamaz. Bir kimse, bir çocuğa imâm olunca, cemâat sevâbı hâsıl olur. Çocuk velî olamaz. Cuma ve bayram hutbesi okuması caiz olur. Sultan, yani devlet reîsi olabilir ise de, milleti idâre için bir vâli tayin eder. İzin verilince dava açabilir ve yemîni kabul edilir. Ezan okuması sahîh ise de, mekrûhtur. Farz-ı kifâyeyi yapması ile, büyüklerden sakıt olmaz. Bir şeyi yapması için çocuğa izin vermek caizdir.

Çocuğun izinli olduğunu ve getirdiği şeyin hediye olduğunu söylemesi kabûl edilir. Sattığı şeyi, izinli olduğunu sorup anladıktan sonra, almak caiz olur. Çocuğun (başkasının malından) getirdiği hediyeyi ve sadakayı almak da böyledir. Çocuğun izinli olduğunda şüphe edilirse araştırmak lâzım olur.

Öğrenmesi için çocuğa Kur’ân-ı kerîm vermek caiz olur. Kız çocuğunun kulağını küpe için delmek caizdir. Çocuğa gelen hediyeyi, çocuğa zaruri lâzım değilse, yalnız fakir olan anası-babası yiyebilir. (Başka fakirlere de yediremezler.) Ana-baba fakîr değil, fakat kendilerinde bulunmayan bir şey ise, yiyebilirler ve kıymetini çocuğa öderler. Anaya-babaya hediye etmek niyeti ile getirilen şey, kıymetsiz olduğunu bildirmek için, çocuğa hediye diyerek verilirse, anaya-babaya getirilmiş olur. Bunu, zengin iseler de yiyebilirler ve dilediklerine verebilirler. Akıllı çocuk, alışverişe ve zekât vermeye vekîl yapılabilir, izinli olsa dahi kefil olamaz.
Çocuğun selâmına cevâp vermek vâcib olur. Çocuğa selâm vermek caizdir. Besmele ile kestiği yenir. Çocuğun ana-babasından izinsiz herhangi bir sefere çıkması caiz değildir. Ana-babanın, günah olmayan emirlerine itaat etmesi farz-ı ayndır.

Comments are closed.