Müminlerin annesi: Hazret-i Âişe

Müminlerin annesi: Hazret-i Âişe



Âişe-i Sıddıka hazretleri​, Resûlullah efendimizin en sevgili hanımıdır. Peygamberlerden sonra insanların en üstünü olan Hazret-i Ebu Bekir’in kızıdır.

 

Hazret-i Âişe-i Sıddîka’yı sevmek, Ehl-i sünnetin şiarıdır -1-

İslamın ana caddesi olan Ehl-i sünnet yolu sevgi üzerine kurulmuştur. Allahü teâlâyı ve Resûlü Muhammed aleyhisselâmı sevmek iman etmenin temel şartıdır. Bu sevginin tam olması için mümin; Eshab-ı kiram ve Ehl-i beyt hepsiyle beraber Resûlüllahın mübarek hanımları Ezvac-ı tâhirâtın hepsini de sevmelidir.

Ehl-i sünnet yolundan ayrılan Şîiler, ictihadı Hazret-i Ali’ye uymadığı için, Hazret-i Âişe’ye çok iftira ediyor, Hazret-i Ali’yi sevmezdi diyorlar. Halbuki (Ali’yi sevmek imandandır) hadis-i şerifini, Hazret-i Âişe haber verdi. Böylece, onu sevdiğini ve herkesin de sevmesi lazım geldiğini bildirdi. Müminlerin annesi olan Hazret-i Âişe validemize, Onun şan ve şerefini lekelemek için, hiçbir Müslümana yakışmayacak şekilde, Eshab-ı kiram arasındaki münafıkların, Onun için -haşa- zina etti diye söyledikleri iftirayı, mezheplerinin temeli kabul ediyorlar.

Hazret-i Âişe “radıyallahü teâlâ anha” Resûlullah efendimizin en sevgili hanımıdır. Peygamberlerden sonra insanların en üstünü olan Hazret-i Ebu Bekir’in kızıdır. Nikâhı, Allahü teâlânın emri ile yapıldı. Âyetlerle de övüldü. Peygamber efendimiz de Onun hakkında (Erkeklerden üstün çok kişi vardır. Fakat kadınlardan Firavunun ailesi Âsiye, İmran kızı Meryem ve Âişe’den başka üstün kadın yoktur. Âişe’nin diğer kadınlara üstünlüğü, ‘tirid’in diğer yemeklere üstünlüğü gibidir) buyurdu. (Tirid, en kıymetli et yemeğidir) [Buhari, İbni Mace].

Resûlullah efendimiz, (Allahü teâlâ beni kendi nurundan yarattı. Benim nurumdan da Ebû Bekr’i, onunkinden de, Ömer ile Âişe’yi yarattı. Ömer’in nurundan, mümin erkekleri, Âişe’ninkinden de mümin kadınları yarattı) buyurdu. Hazret-i Âişe, Peygamber efendimizin hanımı olmakla ve müminlerin annesi olmakla şereflendi.

Resulullah ile akraba olmak şerefi çok büyüktür. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki: (Kızlarımı evlendireceğim kimselerle, evleneceğim kadınların Cennetlik olmasını Rabbimden istedim. Rabbim de kabul etti.)

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: “Ehl-i sünnet âlimleri buyurdu ki; ilimde ve ictihadda Hazret-i Âişe, Hazret-i Fatıma’dan üstündür. Zühd ve dünyadan kesilmekte ise, Hazret-i Fatıma daha ileridir. Bunun içindir ki, Hazret-i Fatıma’ya ‘Betül’ yani çok temiz demişlerdir.” (2/67. Mektup)

Hadis âlimlerinden Abdulhak-ı Dehlevi hazretleri, (Medaric-ün-nübüvve) kitabında buyuruyor ki: “Âişe-i Sıddıka hazretlerinin faziletleri, üstünlükleri, sayılamayacak kadar çoktur. Eshab-ı kiramın fıkıh âlimlerindendi. Çok fasih ve beliğ konuşurdu. Eshab-ı kirama fetva verirdi. Fıkıh bilgilerinin dörtte birini Hazret-i Âişe haber vermiştir.”