Nâlınını çıkarıp fırlattı!..

Midyen bin Ahmed hazretleri, Eşmûnî lakabıyla tanınır. Dergâhının önünden bir dere akardı bu zâtın. 
Bir gün bu derede abdest tâzeliyordu ki, durdu bir ara. Ve acele nâlınının tekini çıkarıp, hızla fırlattı karşı duvara. Talebeler şaşırdılar.
Hiçbir şey anlamamışlardı.
– Ne oldu? diye birbirlerine bakıştılar.
Sormaya da çekindiler hocalarına.
Aradan bir yıl geçti.
Bir gün, talebesiyle sohbet ediyordu ki, uzak diyarlardan bir talebesi çıkıp geldi bu zâtın huzuruna.
Elinde kâğıda sarılı bir şey vardı.
Selâm verip oturdu.
Mübarek zat sordu:
– Ne var ne yok oralarda?
Gelen kişi;
– İyiyiz efendim. Ancak takrîben bir yıl önce garip bir hâdise olmuştu. Onu zât-ı âlînize arz etmeye geldim, dedi.
Mübarek meraklandı:
– Hayrola, ne oldu?
– Efendim, evlenme çağında bir kızımız var bizim. O, bir gün ıssız ve tenhâ bir yerden geçiyormuş ki, birden terbiyesiz bir adam çıkmış önüne. 
Sarkıntılık yapmak istemiş. Kimsecikler de yokmuş o civarda. O fena adam kızıma yaklaşıp, tam dokunmak üzereymiş ki, kızım kalbinden; “Yâ Rabbî! Babamın üstadının hürmetine beni kurtar!” diye yalvarmış.
O anda bir nâlın, havadan süratle gelip, o adamın suratına kuvvetle çarpmış. Adam o darbeyle cansız yere serilmiş. 
Kızım kurtulmuş.
Ve o nâlını alıp eve dönmüş.
Sonra o paketi açıp;
– İşte o nâlın budur, dedi.
Eşmûnî hazretleri;
– Evet, bu bizim nâlın. Kızının Allahü teâlâya tevekkülü ve teslîmiyeti tammış ki, Hak teâlâ onu o edebsizin şerrinden kurtarmış, buyurdu…