Namaz, insanı kötü işlerden alıkoyar!..

Muhammed bin Ali hazretleri Cezayir’de yetişen Mâlikî mezhebi âlimlerinden ve evliyânın büyüklerindendir. 1202 (m. 1787)’de Cezayir’in Vehrân şehrinde doğdu. 276 (m. 1859)’da Libya’da Ca’bûb vadisinde vefât etti. Namazın ehemmiyeti hakkında şunları buyurdu:
Allahü teâlâ Kur’ân-ı kerîmde meâlen; “Kur’ândan sana vahiy olunanı oku ve namazı (beş vakit namazı) kıl! Zira namaz, insanı kötü ve uygunsuz işlerden, alıkoyar. Muhakkak ki Allahü teâlâyı zikretmek, tâatlerin en büyüğü, en fazîletlisidir. Allah, her ne yaparsanız bilir” (Ankebût-45) buyuruyor.
Bu şöyle olur: Namaz kılan kimse, Rabbini zikreder, Allahü teâlânın azameti onu kaplar. Bu, öyle bir hâldir ki, iyilik yapıp, kötülüklerden alıkoymayı gerektirir. Denilir ki; tâati yapmak (Allahü teâlânın beğendiği şeyleri yapmak), tâatin benzeri olan işleri yapmayı ve tâatin zıddı olan işlerden sakınmayı gerektirir. İbn-i Mes’ûd (radıyallahü anh) buyurdu ki: “Namaz iyiliği emreder, kötülüklerden alıkoyar. Namaz ancak Allahü teâlâya itâat edenlere faide verir. Kul namazında, Allahü teâlâyı hatırlar, onda huşû hâsıl olursa, namazı bitirince onun huşû’u gitmez, özellikle onun bu hatırlayışı ve huşû’u, diğer namaz gelinceye kadar kalır.” Bu, meâlen; (Onların alametleri yüzlerindeki secde izleridir.) [Feth-29] âyet-i kerîmesinin açıklamasıdır…
Secdenin eseri, onların huşûlarıdır. Denilir ki; secdenin eseri gece ibâdetinden dolayı yüzlerindeki sarılıktır. Yine Kur’ân-ı kerîmde meâlen; “Gündüzün iki tarafında ve gecenin gündüze yakın saatlerinde namaz (yani beş vakit namazı) kıl. Muhakkak haseneler (beş vakit namazın sevâbı) küçük günahları yok eder. Bu ibretle düşünenlere bir nasihattir” (Hûd-114). Ankebût sûresi 45. âyet-i kerîmesinin devâmı olan; “Muhakkak ki, Allahü teâlâyı zikretmek, daha büyüktür” âyet-i kerîmesinin meâl-i âlisine gelince, bunun iki açıklaması olduğu söylenmiştir. Birisi; Allahü teâlânın kullarını, onlara ni’met ve mükâfat vermek sûretiyle anması, kulların Allahü teâlâyı ibâdet etmek sûretiyle anmasından daha büyüktür. Diğeri; Allahü teâlâyı anmak, diğer fiillerden daha büyüktür. Bir kimse, namazını, kalbi uyanık iken, huşû hâli üzere, kalp huzûru ile kıldığı zaman, namazın tesîri namazdan sonra da devam eder.

Comments are closed.