Ne merhametsiz kadınsın!

Hazret-i Ömer halife iken bir gece yabancı bir kervan gelip konakladı Medine’de.

Halife, Abdurrahman bin Avf’a gidip “Gel bu gece şu kervanı bekleyelim. Hırsız ve eşkıyadan zarar görmesinler” buyurdu.
Ve nöbete başladılar.
Ancak gece yarısı bir evden bir “bebek ağlaması” işittiler. Bir türlü kesilmiyordu sesi.
Halife o eve gitti.
Kapıyı vurdu.
Ve çıkan kadına “Niçin ağlatıyorsun bu masumu. Yazıktır, sustur artık!” dedi.
Ve geri döndü.
Ama ses kesilmedi.
Gidip yine ikaz etti.
Bir daha, bir daha… Nihayet son defa gidip “Sen ne merhametsiz kadınsın ki şu masumu devamlı ağlatırsın” buyurdu.
Kadın tanımadı Halifeyi.
“Ey kişi! Bilmeden niçin beni azarlıyorsun. Yavrum aç, onu nasıl susturayım?” dedi.
“Açsa emzir!”
“Sütten kestim, emziremem.
“Peki, niye erken kestin?”
Kadın sinirlenip:
“Allah insaf versin Halifeye. Süt emen bebekler için nafaka vermiyor. Nafaka alabilmek için erken kestim” dedi.
Halife bunu duydu.
Mescide geldi.
Eshab-ı kirama “Sizin halifenize yazıklar olsun! Onun yanlış bir emriyle bir kadın bebeğini erken kesmiş sütten” buyurdu.
Ağlıyordu.
Gözyaşları içinde:
“Kimin bebeği varsa bize bildirsin. Her bebek için nafaka verilecektir” dedi.

Comments are closed.