“Ne oldu? Telsize cevap gelmedi mi?”

“Ne oldu? Telsize cevap gelmedi mi?”



“Elindeki ile oynadığın yeter. Durdur şunu!” demesiyle sinirlerime hâkim olamadım ve patladım!..
 

 

Arkadaşım kimliğini üzerine almadığı için nezarete atılıyordu. Ben de arabamın plakası yaşadığımız şehre ait olmadığı için, bu aracın hırsızı mıyım değil miyim düşüncesiyle aynı karakolda polisin huzurunda bekletiliyordum…
Ve bu sürpriz bir gelişmeydi. Eşim ve çocuklarım biraz sonra eve geleceğimi bildiklerinden, beni merak edeceklerdi. Bu sebeple sadece karakolda olduğumu aileme haber vermek istemiştim. Ama Polis “sen ayrıcalıklı mısın!” gibi gurur kırıcı bir cevap ile karşılık veriyordu. Ardından da sebep belirtmeden “açamazsın!” diyerek kestirip atıyordu…
O yıllarda polislere iletişim dersleri verilmediği için olsa gerek, o dönemin memurları görevlerinin devlet adına vatandaşın korunması, kollanması, yardımcı olunması ve mağduriyetten kurtarılması olduğunu unutuyor, kendilerini vatandaştan üstün ve ayrıcalıklı görüyorlardı.
Oysa beni merak edecek çoluk çocuğum da bu vatanın evladıydı ve polisin bir empati yapması yeterliydi. Aynı durumda kendisine böyle davranılsa ne yapardı? Şu an karakolda aynı durum olduğunda şimdiki polislerimiz bu empatiyi biliyorlar ve gerçekten de uyguluyorlar. Kendilerine teşekkür ediyorum…
Neyse, çocukların bizden haberi yok. Başımıza ne geldiğini elbette bilmiyorlar. Biz de bir telefon edip ailemize haber veremiyoruz. Artık zaman gece yarısını da çoktan geçti.
Arada bir soruyorum:
“Ne oldu? Telsize cevap gelmedi mi?”
Cevap her defasında duvar gibi tek kelime oluyor:
“Hayır!”
Bu arada hâkim olmaya zorlandığım sinirden olacak, arabanın anahtarlığını farkında olmadan oynatıyormuşum. O da “cak cuk” diye ses çıkarıyormuş.
Polis gene celallenerek;
“Hemşehrim! Elindeki ile oynadığın yeter. Durdur şunu!” demesiyle beraber ben de sinirlerime hâkim olamadım ve patladım:
“Bunu bana, seni rahatsız edecek seviyeye gelmeden de söyleyebilirdin, hem de böyle kızmadan. Ben suçlu falan değilim. Devletime ve onun memuruna nasıl davranmam gerektiğinin bilincindeyim. Senin şahsınla da bir problemim yok. Eve bir telefon açma ricasında bulundum, reddettin. Şimdi bir de böyle çıkışıyorsun. Lütfen biraz daha düşünceli hareket etmenizi rica ediyorum!..” DEVAMI YARIN

 

Comments are closed.