“Osmanlı gitti huzur bitti…” -3-

“Osmanlı gitti huzur bitti…” -3-


(Geçen haftadan devam-Osman Gazi’nin oğlu Orhan Gazi’ye yaptığı vasiyeti…)
“Ey oğul! Sakın, orduya ve zenginliğe mağrur olma. Hakiki âlim ve âriflere, bilginlere hürmet edip, sarayında onlara yer ver. Benim hâlimden ibret al ki, zayıf, güçsüz bir karınca misali, hiç layık olmadığım hâlde buraya geldim ve Allahü tealanın nice ihsanlarına ve inayetlerine (yardımlarına) kavuştum. Sen de benim uyduğum ve uyguladığım nizamı uygula. Muhammed aleyhisselamın dinini, bu yüce dinin mensuplarını ve itaat eden diğer tebaanı himaye eyle! Allahü tealanın hakkını ve kullarının hakkını gözet.
Dinimizin tayin ettiği beytülmaldeki (devlet hazinesi) gelirin ile kanaat eyle! Devletin zarurî ihtiyaçları dışında sarfiyatta bulunmaktan son derece sakın! Senden sonra geleceklere de aynı nasihatlerde bulun ve iyice tembihle. Daima adalet ve insaf üzerine bulun. Zulme meydan verme. Herhangi bir işe başlayacağın zaman, Allahü tealanın yardımına sığın! Tebaanı, düşmanların ve zalimlerin saldırılarından koru. Haksız olarak hiç kimseye muamelede bulunma. Daima halkını hoşnut edecek şeyleri arayıp, yapılmasını sağla. Onların gönlünü kazanmayı, bunun devamını ve artmasını büyük nimet bil! Tebaanın sana olan güveninin sarsılmamasına son derece dikkat eyle!”
Vefat edeceği zaman ise oğlu Orhan Gazi’ye şöyle vasiyette bulunmuştur:
“Herkes için akıbet şudur: Genç, yaşlı herkes ölecektir. Ben vefat edersem yerime sen geç. Senin gibi birini yerime bıraktığım için artık dünyadan ayrılsam da benim için gam değil. Yapacağım tavsiyelere kulak ver. Zulüm yapma, adalet ile bu âlemi mamur eyle. Allah için cihadı terk etmeyerek beni şad et, sevindir. Diyar-ı Rum’da adalet ile muamele eyle. Ulemayı gözet, onların sözlerine kulak ver ki şeriat işleri nizam bulsun. Nerede bir ilim ehli duyarsan ona rağbet, ikbal (ilgi) ve yumuşaklık göster. Askerinle ve malınla gururlanma. Şeriat ehlinden uzak durma. Allahü tealanın emirlerine muhalif bir işe heves etme. Gayemiz Allah’ın dinine hizmet ve onu yaymaktır. Yoksa kuru kavga ve cihangirlik davası değildir. Bizim maksadımız bunlar oldu. Sana da bunlar yaraşır. Daima herkese ihsanda bulun. Memleket işlerini noksansız gör! Tebaanı, halkını gece gündüz gözet, onları koru. Böyle yaparsan Allahü tealanın lütfuna ve yardımına kavuşursun. Hepinizi Allahü tealaya emanet ediyorum!..”
Osmanlı sultanları bu vasiyetnameye candan sarılmışlar, devletin 600 sene hiç değişmeyen anayasası yapmışlar. Bu sebeple hem Osmanlı coğrafyası hem de İslam dünyası, insanlar, kurtlar, kuşlar, dağdaki hayvanlar bile huzur ve rahat içerisinde yaşamışlardır. İşte, yabancılara bile “Osmanlı gitti, huzur bitti” dedirten de Osman Gazi’nin bu vasiyetnamesindeki değerlere bağlılık idi…

Comments are closed.