Osmanlıca yakın tarih demek

İbni Makle İslam yazısını “Kufi”den “Nesih”e çevirdi. Türk hattatları bunu geliştirdi. Osmanlı devrinde en üstün seviyeye geldi. İslam harfleri kaldırılınca dinî eserler ve bilhassa “ilmihaller” okunamaz oldu. Genç nesiller iman, ibadet ve İslami bilgilerden mahrum kaldı. Daha doğrusu genç nesiller cahil oldu. “Cahilin dini yoktur” sözündeki gibi varılmak istenen hedef buydu.
Daha önce de ifade ettim. Önemine binaen tekrar etmekte fayda görüyorum. Türkiye harf devrimi değil harf ve kültür darbesi ile 1000 yıllık İslam harflerinin yerine Katolik menşeli Latin harflerini kabul ederken; İsrail Latin harflerini terk ederek 2000 yıllık ve unutulmuş İbraniceyi kabul etti.

Osmanlıyı yıkan Hıristiyan Batı’nın dili mecburi ders olarak okutulurken, Osmanlıcanın yasaklanması kültüre ihanettir. Uzaya neden gidemiyoruz? Çünkü 1000 yıllık geçmişimize yabancıyız. Yalnız Baki’nin Divanında değil en az 100 cilt astronomi ile ilgili eserlere hem alfabe hem de lisanen yabancıyız.

Sebeb ile netice arasında “illiyet” rabıtası vardır. Genç nesiller dinî bilgiden mahrum olunca: Cinayetler, tecavüzler, şiddet, hırsızlık, fuhuş, kumar, gasp, kötü alışkanlıklar, cinsel tacizler, cinsel sapıklıklar, yağmalar (banka-market-kuyumcu soygunları) dünya sevgisi arttı, ahireti unutma, Allah sevgisi ve korkusu azaldı. Hatta çok kişi de yok oldu. Bunların elbette bir suçlusu vardır.

Bana göre suçlu CHP dikta iktidarı ve ona destek verenlerdir. Yalnız unuttukları bir şey var; mahşerde her helalin hesabı ve her haramın azabı vardır. Orada herkes dünyada sevdikleri ile beraber olacaktır. Her yapılan işte Allahü tealanın rızası olmalıdır. Rıza-i ilahi olmayan her şey mel’undur. (lanetlidir) “Her hikmetin başı Allah korkusudur.”

Tanzimattan bu yana bizim yakın tarihimiz yalanlarla örtülüdür. Bilhassa 1919’dan 1950’ye kadarki tarihimiz son derece yalanlarla doludur. “Tarih yalan söylemez ama tarihe yalan söyletirler!”

Bir asra yakındır Osmanlıca genç nesillere neden yasaktır? Sorusunun cevabı gayet basittir: Çünkü Osmanlıca serbest olursa, yakın tarihin yalanları ortaya çıkar.

24 Temmuz 1930 tarihli bakanlar kurulunun Mustafa Kemal ve bütün bakanların imzası ile çıkan kararnamede “Osmanlıca kitapları, dergileri, risaleleri yakın ya da yurt dışına satın” yazılıdır.

Comments are closed.