Parasız geçirmem!..

Hace Mevdud (rahmetullahi aleyh), Belh’ten talebeleriyle Buhara’ya doğru yola çıktı. Bir nehre geldiler. Bir kayık çalışıyor, yolcuları ücretle karşıya geçiriyordu.
Ancak bir mâni çıktı.
Üzerinde para yoktu.
Gençlere sordu.
Onlarda da yoktu.
Kayık sahibiyse “Parasız geçirmem!” diyordu.
***
Hace Mevdud hazretleri Besmele çekip nehre yürüdü. Talebelerine, “Beni takib edin!” dedi. Ve göz açıp kapayıncaya kadar karşı kıyıya geçtiler… Bunu gören kayık sahibi pişman olup özür diledi ve talebelerinden oldu.
***
Mevdud-i Çeşti hazretleri ölüm döşeğindeyken sık sık başını kaldırıp kapıya bakıyordu… O esnada nurani yüzlü, temiz elbiseli bir zat içeriye girdi.
Selam verip oturdu.
Elinde bir şey vardı.
Yeşil renkli ipekti bu.
Üzerinde yazı bulunan o ipek parçasını Mevdud-i Çeşti hazretlerine verdi. O, hürmetle aldı. Yazıyı okudu. Ve gözlerinin üzerine koyup ruhunu teslim etti.
***
Vefatında doksan yedi yaşındaydı… Cenazesi yıkanıp kefenlenip musalla taşına kondu. Pek çok velinin ruhları da vardı cenazede.
Namazını kıldılar.
Kabrine koydular.
Hiç görülmüyorlardı!
Ama sesleri duyuluyordu… Tabut, Allahü teâlânın izniyle havadan kabre kadar gitti… Bu kerameti gören binlerce gayrimüslim insafa geldiler!
Şehadeti söylediler.
Ve îmanla şereflendiler.