Peygamberlerin gıpta ettiği kimseler!..

Peygamberlerin gıpta ettiği kimseler!..



“Arş-ı azamın etrâfında nurdan kürsüler vardır. Bu kürsülere öyle kimseler oturacak ki, elbiseleri ve yüzleri nur gibi parlayacaktır…”

 

Ebû Meryem hazretleri Tabiînden meşhûr bir hadîs âlimidir. Doğumu bilinmemektedir. 104 (m. 722) senesinde, Ömer bin Abdülazîz’in vâliliği zamanında vefât etti. Bildirdiği hadîs-i şerîflerden bazıları:

Huzeyfet-ül-Yemânî’den (radıyallahü anh) rivâyetle bildirdi: Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: “Sizin üzerinize öyle bir zaman gelecek ki, o vakit şu üç şeyden daha kıymetli bir şey olmayacak: Birincisi, insanın kendisi ile yalnızlığını giderebileceği samimi bir dost, ikincisi, helâl para, üçüncüsü, sünnet-i seniyyeye yapışıp, onunla amel etmek.”

“İyiliğin hepsi sadakadır.”

“Melekler, sizden öncekilerden birinin ruhunu karşıladılar. ‘Hayır nâmına bir iş yaptın mı?’ diye sordular. O da ‘Öyle bir şeyim yok’ diye cevap verdi. Onlar bu defa ‘Bir düşün bakalım’ dediler. O kimse ‘Ben herkese veresiye mal verir, hizmetçilerime; fakir ve sıkıntıda olanlara mühlet vermelerini, zengine de müsamaha göstermelerini emrederdim’ dedi. Bunun üzerine Allahü teâlâ; ‘O kulumu affettim’ buyurur.”

“Utanmıyorsan istediğini yap.”  

“Eshâbıma ihsân edin, sonra onları takip edenlere (Tabiîne) hürmet edin. Sonra yalancılık yayılır. Hattâ yemin teklif edilmeden adam yemin eder, şehâdeti istenmeden şehâdette bulunur.”

“Yırtıcı, aç iki kurdun salıverildiğinde bir koyun ağılına (sürüsüne) verdikleri zarar; şeref, mal ve mevki sevgisinin, Müslüman kişinin dinine verdiği zarardan daha fazla değildir.”

“Allahü teâlâ üç kişiye buğzeder. Bunlar yaşlandığı hâlde zinâ edenler, verdiğini başa kakan cimriler ve kibirlenen fakîrlerdir.”

“Cimrilikle îmân bir kalpte toplanmaz.”

“Üç şeyden uzak olduğu hâlde ölen Cennete girer. Bunlar kibir, borç ve azgınlıktır.”

“Müminlerin, iman yönünden en kamili, ahlakı en güzel ve ailesine karşı en çok lütufkâr davrananıdır.”

“Arş-ı azamın etrâfında nurdan kürsüler vardır. Bu kürsülere öyle kimseler oturacak ki, elbiseleri ve yüzleri nur gibi parlayacaktır. Bunlar, Peygamber de değil, şehitler de değillerdir. Fakat, Peygamber ve şehitler onlara gıbta edecektir.” Resûlullah efendimize “Bunlar kimlerdir?” diye sorulunca “Onlar Allah için birbirini sevenler, Allah için buluşup oturanlar ve Allah için birbirini ziyâret edenlerdir” buyurdu.

“Gördüğü iyilikleri gizleyip, gördüğü kötülükleri teşhir eden kötü komşudan Allaha sığının.”