Ramazan, hilal görülünce başlar

Sual: Ramazanın başlamasında hesaba, takvime göre mi hareket edilir, yoksa hilalin görülmesine mi itibar edilir?
CEVAP: Hesaba, takvime göre hareket edilmez. Hilalin görüleceği gün değil, doğacağı gün, doğru olarak hesapla tespit edilir. Fakat dinimiz, oruca başlamayı ve bayramı, hilalin doğmasına değil, hilalin görülmesine bağlamıştır. Hadis-i şerifte, (Hilali görünce oruç tutun, tekrar görünce orucu bırakın) buyuruldu. Hilal, ya hesapla bulunan günde veya bir gün sonra görülür. Hesapla bildirilen günden önce asla doğmaz, doğmadığı için de görülemez, çünkü Allahü teâlânın koyduğu nizamda eksiklik, yanlışlık yoktur. Güneşin ve ayın hangi saatte doğup batacaklarını, çok önceden hesapla bilmek mümkündür. Yeni ayın hilali hesapla bulunan zamanda doğar, fakat havanın bulutlu olması gibi sebeplerle bazen doğduğu gün görülmeyebilir. Ramazan ayını tespit için, hilali aramak ve görmek gerekir. Hicri kameri ay 29 gün de çekebileceği için, hilal görülünce Şaban ayının 29’u da olabilir. Eğer görülemezse, Şaban ayını 30’a tamamlamak gerekir. Hilali görmekle ramazanın başlaması, hesapla bulunandan bir gün sonra olabilir, fakat bir gün önce olamaz, çünkü hilalin, hesapla bulunan günden önce doğması ve görülmesi mümkün değildir.

RAMAZAN AYININ ÜSTÜNLÜĞÜ
Sual: Ramazan ayının fazileti nedir?
CEVAP: Peygamber efendimiz, rama-zan-ı şerifin fazileti hakkında buyuruyor ki:
(Ramazan ayı mübarek bir aydır. Allahü teâlâ, size ramazan orucunu farz kıldı. O ayda rahmet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlar bağlanır. O ayda bir gece vardır ki, bin aydan daha kıymetlidir. O gecenin [Kadir gecesinin] hayrından mahrum kalan, her hayırdan mahrum kalmış sayılır.) [Nesai]
(Farz namaz, sonraki namaza kadar; Cuma, sonraki Cumaya kadar; ramazan ayı, sonraki ramazana kadar olan günahlara kefaret olur.) [Taberani]
(Bu aya ramazan denmesinin sebebi, günahları yakıp erittiği içindir.) [İ. Mansur]
(Ramazan ayının başı rahmet, ortası mağfiret, sonuysa Cehennemden kurtuluştur.) [İ. Ebiddünya]