Romatizma

Ağrı ve hareket sınırlanması yapan eklem ve bağ dokusu iltihaplarının genel adı. Romatizma, iltihâbın cinsine ve tuttuğu yere göre özel adlar alır. Meselâ: Ateşli romatizma, romatoid artrit ve gut gibi.

Tıp dilinde romatizma, herhangi bir eklemle ilgili bir hastalık veya hastalık belirtisidir. Günlük konuşmada ise bu terim geniş bir belirtiler dizisi için kullanılır. Bu dizide ortak olan şey ağrı, kol, bacak, boyun ve gövdenin hassaslığı veya sertliğidir. Romatizmal ağrılar, ya eklemleri çevreleyen kemiklerin, kasların, dokuların anormal durumlarından veya sinirlerin hastalanmasından ileri gelir. Romatizmanın en çok rastlanan şekilleri aşağıda açıklanmıştır.

Ateşli Romatizma
Beta hemolitik streptokok grubu mikroplarla olan, âni, sinsi, alevlenmelerle seyreden, eklemleri, kalbi, sinir sistemini, böbrekleri tutan bir hastalıktır. İki yaşın altında görülmez. En sık 6-9 yaşlar arasında rastlanır. Irklar arasında fark gözetmez. Sosyo-ekonomik durumu düşük olan topluluklarda sık görülür. Hastalığın rutubetle ve soğukla ilgili olduğu da bilinmektedir. Kış sonuna doğru ve ilkbaharda daha çok kendini belli eder. Yine bu aylarda üst solunum yolları enfeksiyonlarının fazla görülmesi de romatizma oranını arttırır.
Belirtileri: Romatizmal ateş (ateşli romatizma) ortaya çıkmadan 2-3 hafta önce bir üst solunum yolu enfeksiyonu geçirilmiş olması sıktır, fakat bu kâide değildir. Hiçbir ön belirti olmadan da ateşli romatizma ortaya çıkabilir. Belirtiler asıl ve tâlî belirtiler olmak üzere iki kısımda incelenir.

Asıl belirtiler:
1. Kardit (Kalp iltihâbı): % 50-75 vak’ada ilk üç haftada olabilir. “Romatizma, eklemleri yalar, kalbi ısırır” deyişi bilinen ve çok söylenen bir atasözüdür. Ateşli romatizma, kalp kapakçıklarında darlık ve yetmezlik yapabildiği gibi, kalbin dışını kaplayan perikard zarını da hastalandırabilir. Kapakçıkların hastalanmasında kalp yetmezliği ortaya çıkar, hastaların aşırı hareketlerinde nefes darlığı olur, parmak uçları ve dudaklarında morarmalar ortaya çıkar. Eklemlerdeki bozukluklar geçici olabilir, ancak bu sırada kalpte tutulma ortaya çıkmışsa, kalp kapak bozuklukları kalıcıdır.

2. Poliartrit (Eklemlerde ağrı ve şişme): Eklemlerdeki, şişme ve ateş birdenbire başlamaz. Önce bâdemciklerde iltihaplanma, boğaz ağrısı veya nezle hâli görülür. Bu belirtilerden sonra hasta iyi olduğunu zannettiği veya hafif bir kırıklık hissettiği anda yeniden alevlenme olur. Ateş, 39-40 dereceye kadar yükselir. Nabız hızlanır. Bundan sonra en fazla yorulan eklemlerde şişme, ağrı ve kızarıklık başgösterir. Bunlar büyük eklemlerdedir ve genellikle vücûdun iki tarafındaki eklemler aynı anda hastalanır. Ağrının bir eklemden diğerine geçmesi, iyileşen bir eklemin yeniden hastalanması mümkündür.

3. Korea (Gayriirâdî, Gâyesiz hareketler): % 15 vak’ada ve özellikle kaslarda ortaya çıkar. Sebepsiz gülme, elindekini düşürme, genel bir sakarlık, yazının çirkinleşmesi, belli başlı görülebilecek hâdiselerdir. Bu durum romatizmal olayın beyin dokusu üzerinde de etkili olduğunu göstermektedir.

4. Eritema marginatum: Pembe renkte, harita görünümünde, ciltten kabarık, gövde, kol ve bacaklarda olabilen ve % 50 vak’ada görülebilen döküntülerdir.

5. Cilt altı şişkinlikleri: Eklemlerin dış yüzlerinde, cilt altında, mercimek büyüklüğünde, dokunmakla hissedilen, romatizmal ateşin ilk haftasında görülebilen yumrucuklardır.

Tâlî belirtiler:
Ateş: 38, 39 derece civârında seyreder. Genellikle öğleden sonraları olmak üzere, haftalarca devam eder. Ateş, genellikle avuç ve tabanlarda daha fazla olmak üzere bol terleme ile sonlanır.

Ayrıca romatizma sırasında, böbrek iltihâbı (nefrit), barsak bozuklukları ile apandisit belirtileri de görülebilir. Hastada devamlı zayıflama olur. Zayıflamanın durması veya yeniden kilo almaya başlama, iyileşmenin alâmeti olarak kabul edilebilir.

Romatizmanın teşhis edilebilmesinde en önemli husus, aynı belirtileri verebilen diğer hastalıklardan tefrik edilmesidir. Kesin teşhis için, iki asıl belirti veya iki tâlî, bir asıl belirti bulunması yeterlidir.

Ateşli romatizma, çeşitli organlarda birçok arazlar meydana getirdiği için tedâvisi de bunlara yönelik olmalıdır. Hastalığın tedâvisinde dikkat edilecek husus, ağrıyı hafifletmek, beslenmesine dikkat etmek, dinlenmesini sağlamaktır. Ağrı kaybolsa bile istirahat devam etmelidir. Soğuktan kesinlikle kaçınılmalıdır. Yatakta sürekli yatma sebebiyle deride yaralar açılmasını önlemek için, yatakla temas eden yerlerine talk pudrası sürülmelidir. Hastanın vücudundaki zararlı mikrop ürünlerinin ve ortaya çıkan metabolizma artıklarının temizlenmesi için bol su ve sulu gıdâlar verilmelidir. Hastaya verilecek gıdâların, yüksek kalorili ve kolay sindirilebilir olmasına dikkat edilmelidir.

Antibiyotik tedâvisinde kullanılan en önemli ilâç penisilindir. Buna allerjisi olan şahıslar için streptokoklara etkili diğer antibiyotikler denenebilir. Romatizmada kalp bozukluğu dışındaki diğer bütün belirtiler için aspirin kullanılır. Aspirinin zararlı etkileri unutulmamalı, kullanım sırasında, kulak çınlaması, sağırlık, bulantı, kusma gibi belirtiler ortaya çıkarsa hemen kesilmelidir.
Romatizmanın iyileşmesini tâkip eden devre, çok dikkat edilmesi gereken bir devredir. Hastanın yataktan kalkabilmesi için ateş düşürücü ilâç kullanmamak şartı ile ateşin en az iki hafta normal sınırlarda seyretmiş olması gerekir. Bu zaman içinde, vücut ağırlığı ve kalp atışları da normale döner.

Hastanın yataktan kalktığı ilk günlerde yapacağı hareket, oda içinde koltuğa kadar gidip, oturması ve bir süre oturduktan sonra tekrar yatağına dönmesidir. Sonraları yorgunluk hissedene kadar yavaş yavaş yürümesine ve daha sonra da merdiven çıkmasına izin verilir. Hastalıktan sonra eklemlerde kalan şekil bozukluklarının düzelmesi için fizik tedâvi tavsiye edilir.
İhtiyarlık Romatizması (Artroz)

Halk arasında ihtiyarlık romatizması veya kireçlenme olarak tâbir edilen bu hastalıkta, eklemlerde ve kemiklerde yaşlılıktan ileri gelen şekil bozukluğu mevcuttur. Özellikle diz eklemlerinde hareketler ağırlaşır ve her harekette kıtırtı şeklinde sesler duyulur. Hareketli yaşayanlarda kireçlenme ihtimali olması daha azdır. Tedâvisinde ağrı kesici ilâçlar kullanılır. Bunun yanında kaplıca tedâvisi ve fizik tedâviden de fayda görenler az değildir.

Romatoid Artrit
Genellikle 20-45 yaşları arasındaki kadınlarda görülür. Sebebi bilinmeyen hastalık, alevlenmelerle devam eder. En fazla el ve ayakların küçük eklemleri ve köprücük kemiği ile göğüs kemiği arasındaki eklem etkilenir. Eklemlerde şişme, hareket sınırlanması ve ağrı olur. Bâzan büyük eklemler de hastalanır ve bunları hareket ettiren kaslarda erime göze çarpar. Eklemler, simetrik olarak hastalanır ve deri altında ufak tânecikler ele gelebilir. Hastaların eklemlerinde sabah sertliği vardır. Ellerini açmakta zorluk çekerler, çay içerken bardağı ellerinden düşürürler. Hastalığın aktif devresi süresince yüksek olmayan bir ateş vardır. Zamanla eklem çevresindeki dokular şişer, hareket çok güçleşir ve şekil bozuklukları belirir.
Hastalığın başlangıç devresinde dinlenme, tedâvinin esâsını teşkil eder. Aspirin, fenilbutazon, gibi ilâçların, altın zerklerinin faydası olmaktadır. Şekil bozukluklarını önlemek ve eklemleri mümkün olduğu kadar hareketli tutmak için fizik tedâvi usullerinden faydalanmalıdır.