Sade bir hayat yaşardı

Miktad bin Esved (radıyallahü anh), çok sade bir hayat yaşar, herkes ona imrenirdi. Kimseyi incitmez, herkese iyiliği emrederdi.
Resulullah’ın sünnetinden ayrılmazdı.
Bir derdi olsa, Ona sorardı.
Bir gün yine geldi.
Ve Efendimize;
“Yâ Resulallah! Kâfirlerden biri bana hücum edip kolumu kesse, sonra da Kelime-i şehadet getirip ‘Ben, Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed aleyhisselâmın, Onun kulu ve Peygamberi olduğuna inandım’ dese onu öldürebilir miyim?” diye sordu.
Efendimiz;
“Hayır, öldürme!” dediler.
Hazret-i Miktad tekrar;
“Fakat o adam, benim kolumu kesmiş, sonra ‘Kelime-i şehadet’ getirmişti. Böyle olduğu hâlde de onu öldürmeyeyim mi?” diye sordu.
Resulullah yine;
“Onu öldürme! Onu ‘Kelime-i şehadet’ getirdikten ve böylece Müslüman olduktan sonra öldürecek olursan, onun şehadetten evvelki hâline dönersin. O da senin öldürmeden evvelki hâline döner” buyurdu.
? ? ?
Bir gün de bazı gençler;
“Helâl ve haram ne demektir?” diye sordular bu sahabiye.
Cevabında;
“Her şeyi Allahü teâlâ yaratmıştır. Her şeyin sahibi ve maliki Odur. Kullanmamız için izin verdiği şeylere, ‘helâl’, izin vermediği şeye de ‘haram’ denir” buyurdu.

Comments are closed.