Şaka mı yapıyorsun?

Şaka mı yapıyorsun?



 “Allahaısmarladık” derken ölümü, şehadeti yaralanmayı ve gazi olmayı göze alarak kendimi sokağa attım.

 

Akşam işten çıkmam uzamış biraz geç kalmıştım. Eve geldim yatsı namazına başlarken telefon acı acı çaldı.

“Namazdan sonra cevap veririm” diye sessize aldım.

Namaz bitti. Telefonu elime aldım. Baktım bir arkadaşın numarası. Arayana muhakkak geri dönüş yaparım ki bu benim en önem verdiğim âdetimdir. Aradım selam verdim. Hâl hatır sormaya fırsat kalmadan “Abi darbe oldu haberin var mı?” dedi.

“Fatih yeni geldim namazı kılıp yatacaktım. Namaza duracakken sen aradın. Hayırdır nerede darbe olmuş?” dedim.

“Burada abi Türkiye’de” dedi.

Şaka mı yapıyor acaba diye düşündüm. O esnada “Haberleri aç” dedi.

Televizyonu açtım. Baktım devletin kanalında darbe bildirisi okunuyor. Şoke oldum. Ama inandığım tek bir şey vardı. O da bu ülkede bunun gerçekleşmeyeceğiydi. Çünkü artık düşünen ve sorgulayan bir gençlik vardı. Bu arada telefonum susmuyor art arda arkadaşlar durmadan telefonla arıyor birbirlerine “nasıl hareket edelim abi?” diye soruyorlardı.

Bana soranlara ben akıllıca hareket ederek herkese haber beklemesini tavsiye ettim. Birkaç dakika sonra da herkesi ilçe teşkilatına yönlendirdim. Bu arada hanım ve çocuklar buz kesmişti. Ayağa kalktım aileme döndüm ve helallik istedim. Çocuklar ağlamaya başladı:

“Baba gitme” diye.

Hanımın gözleri doldu. O kararımı görmüştü. Çocukları önce Allah’a sonra kendisine emanet ettim.  

Belki de dönmemek üzere yola çıkıyordum.

“Allahaısmarladık” derken ölümü, şehadeti yaralanmayı ve gazi olmayı göze alarak kendimi sokağa attım. Yolda birer ikişer derken bir kartopu gibi büyürcesine yüzlerce arkadaş toparlanmıştık.

Güngören AK Parti ilçe binası önünde birbirinden habersiz binler olduk. Oradan koordineli bir şekilde havaalanına yürüdük. İzdiham tam bir insan seliydi. Havaalanında tankları çıplak elle durduran bu milletin cengâverliğine şahit olduk. Artık tanklar elimizdeydi. Ölüme gülen bir millet, ümmet ateşini yeniden tutuşturmuştu. Hep söylüyorduk da bu ruh işte bugün gerçekleşmişti. Eğer bu millet Menderes zamanında olsaydı onu da asamazlardı. Allahü teâlâ bu millete acıdı ve bu sahtekârlara fırsat vermedi. İslamiyet’e verilen bu zarar gayretullaha dokundu. Tecrübeli büyüklerimizin söylediği gibi gün geldi düdüklü tencere gibi patladılar.

Taha Ufuk Acar – İstanbul

Comments are closed.