“Senin bir sıkıntın mı var?..”

“Senin bir sıkıntın mı var?..”



Bağdat’ta yaşayan Da’lec bin Ahmed hazretleri zamanında bir Müslümanın, birine “on bin akçe” borcu vardı başka bir memlekette.

Ama ödeyemiyordu.

Bunun için de çok sıkılıyordu.

Yeryüzü kendisine dar gelmişti.

Çaresiz katırına binip terk etti o diyarı!

● ● ●

Lâkin bilmiyordu ne yöne gideceğini.

Hayvanın yularını serbest bıraktı.

Kalbinden “Yâ İlâhî!.. Borcumu ödemekte bana yardım et. Sevdiğin bir kulunu rast getir” diye dua etti…

Katırına tâbi oldu.

Bir müddet yol gitti.

● ● ●

Hayvan bir mescidin önünde durdu.

Bu, Da’lec bin Ahmed hazretlerinin mescidiydi.

Ümitle indi yere.

Da’lec bin Ahmed hazretleri, bu yabancı adamı görür görmez fırsatı kaçırmayıp davet etti evine.

Zira bir bakışta anlamıştı derdini.

Ona “nefis yemekler” ikram etti.

● ● ●

Hâlini hatırını sordu.

“Senin bir sıkıntın mı var?” buyurdu.

Adamcağız “Evet efendim birine on bin akçe borcum var, ödeyemiyorum” dedi.

“Bütün derdin bu mu?”

“Evet efendim, başka derdim yoktur.”

“Dert etme, hallederiz” buyurdu.

Ve on bin akçe hediye edip şehir dışına kadar yürüyerek uğurladı kendisini.