Şeyh Ahmed Efendi

Şeyh Ahmed Efendi, Osmanlılar zamânında Bursa’da yetişen evliyâdan olup Emir Sultan hazretlerinin yoluna mensûbdur. Doğum târihi bilinmemektedir. 1529 (H.935) senesinde Bursa’da vefât etti. Kabri, Bursa’da Emir Sultan Câmii bahçesinin sağ tarafındadır.
Ahmed Efendi, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:
Bir kimse, başkaları görmek için ibâdet eder veyâ Allahü teâlâ için eder ammâ, başkasının görmesi de hoşuna giderse veyâ ibâdetinde başkasından bir karşılık, meselâ, bir (Âferin!) sözü beklerse, o kimse, şirkten kurtulmuş olmaz ve hâlis muvahhid olmaz. Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” buyurdu ki: (Küçük şirkten korununuz!) “Küçük şirk nedir?” diye sorduklarında, (Riyâ) buyurdu. Yani başkasına göstermek için ibâdet etmektir.
Kâfirlerin bayramlarında, onların yaptıklarını yapmak, hep şirktir. Hem Müslümânlığı, hem de kâfirlik ibâdetlerini yapan, “Müşrik”tir. Kâfirliği beğenen de müşriktir. Müslümân olmak için, kâfirlikten kaçınmak lâzımdır. Mü’min olmak için, şirkten sıyrılmak şarttır.
Hastalıktan kurtulmak için, putlardan, heykellerden, papazlardan imdâd beklemek şirktir ki, bu hâl Müslümânlar arasında yayılmıştır. İhtiyâclarını putlardan, heykellerden istemek, kâfirliktir. Nisâ sûresi, ellidokuzuncu [59] âyetinde meâlen, (Onlara, kâfirlere inanmayınız dediğim hâlde, onlar kâfirlerin sözleri ile hareket ediyorlar. Şeytân onları aldatıyor) buyuruldu. Kadınların çoğu, bilmeyerek, bu belâya düşüyor. Ne oldukları bilinmiyen birtakım isimlerden medet bekleyip, bunlarla belâdan kurtulmak istiyorlar. Kâfirlerin âdetlerini, kâfirlik alâmetlerini yapıyorlar. Bilhâssa, çiçek hastalığı zamânında, bu belâ, iyilerinde de, fenâlarında da görülüyor. Bu şirkten kurtulabilen ve kâfirlik alâmetlerinden birini yapmayan kadın, çok azdır. Hindûların bayram günlerine [ve ateşe tapınanların Nevruz günlerine ve Hristiyanların Noel gecelerine ve diğer paskalyalarına] hürmet etmek ve o zamânlarda, onların âdetlerini, onlar gibi yapmak, şirk olur. Küfre sebeb olur…

MÜSLÜMANLARIN CAHİLLERİ!..
Kâfirlerin bayramlarında, Müslümânların câhilleri ve hele kadınlar, kâfirlerin yaptıklarını yapıyor ve bu günleri, Müslümân bayramı zannediyor ve kâfirler gibi, birbirlerine hediyye gönderiyorlar. Eşyâlarını, sofralarını kâfirlerin yaptığı gibi, süslüyorlar. O geceleri, başka gecelerden ayırt ediyorlar. Bunlar hep şirktir, kâfirliktir…

Comments are closed.