SAĞLIĞIMIZ YOKSA, GERİSİ BOŞ!
Hayatta sıhhatten daha değerli hiçbir şey yoktur. Sağlığımız yerinde değilse dünya bizim olsa neye yarar! Hiçbir şeyden keyif alamayacağımızdan dolayı zerre kadar kıymeti yoktur.
Kıymetli okuyucularımız, hayatımızı tehdit eden sigarayı bırakma vakti geldi de geçiyor! Bu konuda yığınla görüş ve teknik var. Dilerseniz bunlara geçmeden önce sigarayı neden bırakmamız gerektiğini birkaç cümle ile hatırlayalım…. Sigara içen her 3 kişiden 2’si buna bağlı bir sebeple veya erken yaşta ölür. Araştırmalara göre, tiryakiler 20 yıl erken yaşlanıp hayatlarını kaybedebiliyor. Kısacası zararlı alışkanlık, her manada hayat kalitemizi düşürmektedir. Diğer yandan, aile ve ülke ekonomisi de ciddi zararlar görür.
PARANIZI TATİLE HARCAYIN
Sigara içenler, her gün azar azar oda olsa zaman içinde servet düzeyinde para harcarlar. Günde bir paket sigara için kişi 20 yılda toplam 36.000 lirayı çöpe atmış oluyor. Sigara yüzünden oluşan sağlık problemlerine harcanan parayı da kattığımızda gerisini siz hesaplayın! Kısacası evimize gıda maddeleri almak veya eğitim, giyim, gezi, eğlence vb. çeşitli ihtiyaçlarımıza harcayacağımız paralar sigarın dumanında yok oluyor. Bu kadar zararı olan bu kötü alışkanlığı artık terk etmemek için sebep kalmadı sanırım.
Öncelikle sigarayı bırakmak için sağlam bir irade ve karar olmalıdır. Ciddi, samimi ve mantıklı bir istek size tek başına sigarayı bıraktırabilir. Sigara kullanımının önüne geçme gayretleri; ferdi olduğu gibi içtimai seviyede yapılmalıdır. Sigara alışkanlığını hiç edinmemek, en doğru ve akılcı yaklaşımdır. Ancak sigara içmekte olan kişilerin sigarayı bırakmaları da mümkündür ve gereklidir. Yılların zararlı alışkanlığından bir anda vazgeçmek zor olabilir. Bu konuda gerekirse profesyonel destek de alınabilir.
EĞİTİMLE KURTULURUZ
Sigara alışkanlığından vazgeçme konusunda toplumsal seviyede yapılacak çalışmaların başında eğitim gelir. Her yaştaki kişilere ve özellikle gençlere yönelik olarak, sigaranın sağlığımız üzerindeki derece zararlı etkileri ve yol açtığı ekonomik kayıplar konusunda eğitim yapılmalıdır. Okullarda, medyada bu konularda bilgiler verilebilir. Bu konuda Sağlık Bakanlığımızın son yıllardaki gayretleri takdire şayandır.
KUL HAKKINA RİAYET EDİLSİN
Toplumsal düzeydeki çalışmalarda sigara dumanından pasif olarak etkilenenlerin korunması için de çeşitli faaliyetler yapılmalıdır. Temmuz 2009’de yürürlüğe giren “kapalı yerlerde sigara içme yasağı” bu konuda içmeyenleri oldukça rahatlatmıştır ama maalesef bazı işletme ve kurumların bu yasağa tam uymadıklarını da müşahede etmekteyiz. Bu sebeple kontrol ve denetimler çok daha sıkı yapılmalı, kesinlikle hiç taviz verilmemeli. Pasif içiciliğe yol açmak, her şeyden önce kanuni müeyyidelerin ötesinde kul hakkı meselesidir.
DUMANINDA RADYOAKTİF MADDE BİLE VAR
Sigara dumanında bulunan nikotin çok kuvvetli farmakolojik bir maddedir. Sigara dumanı yoğunlaştırılarak farelerin sırtına zerk edildiğinde hepsinde tümör oluştuğu görülmüştür. Hücre oksidasyonunun güçlü bir katalizörü olan hidrojen siyanid, hücreler için çok zararlı bir enzim üretilmesine yol açar. Sigara dumanında önemli bir miktarda, uçucu olmayan nitrosaminler çok güçlü kanserojen maddelerdir. Sigara içinde bulunan akrolein göze çok zararlı bir madde olup hücre zehirlenmesine yol açar. Sigara dumanında ayrıca radyoaktif element olan Polonium-210 de mevcuttur.
TAVSİYELER
Doktorlar ve öğretmenler kesinlikle sigara içmemeli
> Pasif içiciliğin çocuklara verdiği zararlar anne-babalara detaylarıyla anlatılmalıdır.
> Doktorlar ve öğretmenler kesinlikle sigara içmemelidir.
> Kapalı mekanlardaki sigara içimi yasağı ısrarla uygulanmalı, denetimler sıkı yapılmalıdır.
> TV ve gazete gibi iletişim araçlarında sigara özentisi oluşturabilecek haber, film ve dizi görüntülerine katiyen yer verilmemelidir.
> Yalnızca tiryakiliğin değil, pasif içiciliğinin yapacağı zararlar da anlatılmalıdır.
> Okullardaki sağlık derslerinde sigaranın zararları detaylıca anlatılmalıdır.
> Kapalı mekanda sigara yasağı ciddiyetle uygulanmalı.
SİGARAYI BIRAKMANIN SAYISIZ FAYDALARI VAR
24 saatte ‘oh be’ diyeceksiniz!
> İlk 20 dakika kalp hızı ve kan basıncı normale döner.
> 8 saat sonra kan oksijen seviyesi normale döner, nikotin ve karbonmonoksit yarıya düşer.
> 24 saat içinde karbonmonoksit (egzoz gazı) tamamen kaybolur. Akciğer sigara artıklarından kurtulmaya başlar.
> 48 saatte vücutta nikotin kalmaz, tat ve koku duyuları geri gelir.
> 72 saat soluk alma normale döner, bronşlar gevşer, enerji düzeyi artar.
> 12 haftada dolaşım düzelir.
> 9 ay sonra öksürük, hırıltı kaybolur, solunum fonksiyonu % 10 artar.
> 1 yıl sonra kalp krizi riski sigara içenlerin riskinin yarısına iner.
> 10 yıl sonra akciğer kanseri riski içenlerin yarısına iner.
> 15 yıl sonra kalp krizi riski hiç içmeyenin riskine düşer.
> 20 yıl sonra “annemizden yeni doğmuş gibi” sigaranın tüm etkilerinden arınmış olursunuz.
İÇMEYEN PERSONELE İKRAMİYE
> Ülkemizde son yıllarda kapalı mekanlarda sigara yasağı her şeye rağmen çok başarılı uygulanmakta. Ancak iş yerlerinde sadece yasak yetmez. Çalışanların sağlığını korumak için çeşitli eğitim ve sportif faaliyetler düzenlenebilir. Örneğin her ay bu maksatla seminer verilebilir. Benzeri yaklaşımlarla sağlıklı beslenme, fizik aktivite ve egzersiz konularında da yapılmalıdır. Çok etkili bir misal daha vermek gerekirse; Sigara içmeyen personel ikramiye verilebilir. Çünkü sigara içmek iş performansını da düşürmektedir. Bir bakıma işveren yine kendisi kazanacaktır.