Türkiye’nin Enver Abisiydiniz

Eyüp Sultan, o gün hiç olmadığı kadar kalabalıktı… Herkes sohbetinize gelmiş gibiydi… Fakat herkes melül ve mahzundu bu kez…
Ağlıyordu… Ağlıyorduk…
Çünkü bu, sizinle dünyadaki son buluşmamızdı… Ve bu buluşma gönüllere gıda, ruhlara sürur veren sohbetiniz için değil, sizi ahirete uğurlamak içindi…
Fakat biz sizsizliği hiç düşünmemiştik ki…
Sizsizliğe hiç alışmamıştık… Sizi hiç böyle uğurlamamıştık…
Bu telaş içerisinde sizi omuzlarımıza aldığımızda ne yapacağımız şaşırdık… Koskoca Eyüp Sultan bize dar geldi… Gözümüz kimseyi görmez oldu… Sizi bir kez omzumuza almak için birbirimizi ezdik… Gözyaşları ve dualar ile mübarek hocanızın yanı başına defnettik…
Emr-i Hak vaki oldu… Siz onlara kavuştunuz…
Bu büyük mecburiyet ise bizi sizsiz bıraktı… Bu ayrılık hepimizi öksüz bıraktı…
Ekrana gelenler, mikrofona bağlananlar hep aynını söylüyordu: “Siz hepimizin… Siz Türkiye’nin Enver Abisiydiniz…”
Türkiye’ye hep ilkleri getirmiştiniz. Bugün için başarmak çok kolay zannedilen nice hizmet sektöründe öncülük etmiştiniz. Gazetecilikte, sağlıkta, eğitimde…
Bu gazete için de “hayatımın anlamı” diyordunuz…
Onun için hiç el değiştirmeyen tek kurumdu müessesemiz… Aynı zamanda bir okuldu… Diğer birçok gazete ve televizyonların birçok birimlerinde bugün başarılı olmuş nice isim Türkiye Gazetesi, İHA veya TGRT’de mesleğe adım atmıştı ilkin…
Hiç kimse size patron gözüyle bakmazdı. Aksine sizi bir kez görebilmek için neler feda etmezdik… Zaten siz, birimizi mahzun olarak kenarda görseniz herkesin arasından gider elinden tutar derdine derman oluverirdiniz… Çünkü kibri sevmezdiniz… Kibirleneni sevmezdiniz. Kalp kıranları hazzetmezdiniz…
Birçok hayırlı hizmet ve teknolojik yeniliği getirip bu ülke insanına armağan ettiniz… Ve bu millete, daha televizyon ve internet yayıncılığı olmadığı yıllarda dinini diyanetini, kültürünü, tarihini öğrettiniz… Siz bu ülkeye bir ömür verdiniz…
Sizsizliğin hüznünü ömür boyu gönlümüzde hissedeceğiz… Ama sevincimiz şu ki bir mübarek ömrü feda ederek bu ülkeye, hayırlı bir hizmet, hayırlı bir kurum, hayırlı bir kadro ve hayırlı bir evlat armağan ettiniz…
Sizin dalgalandırdığınız bu hizmet bayrağını, kurduğunuz bu İhlâslı kadro; biricik mahdumunuz Mücahid Ören Ağabeyimizin öncülüğünde yine dalgalandırmaya devam edecektir…
Rabbim mekânınızı Cennet eylesin… Rabbim gani gani rahmet eylesin… Rabbim başta aile efradınız olmak üzere tüm İhlas camiasına sabırlar versin… Türkiye’mizin başı sağ olsun…