Üç suâle, tek cevap!..

Üç suâle, tek cevap!..



Şems-i Tebrîzî hazretlerine bir grup felsefeci geldi bir gün.

Bir tânesi;

“Size üç suâlimiz var” dedi.

Birincisi;

“Allah vardır, görünmez” diyorsunuz. Görünmeyen şeye nasıl inanıyorsunuz?

İkincisi;

“Şeytan ateşten yaratıldı” dersiniz. Sonra da ateşte yanacağını söylersiniz. Hiç ateş, ateşi yakar mı?”

Üçüncüsü;

“İslâm’da kul hakkı var” dersiniz. Bırakın herkesi kendi hâline. Canları ne isterse yapsınlar.

O esnâda Mübâreğin önünde bir “kerpiç” vardı. Onu aldı.

Adamın başına çaldı.

O da gidip kadıya şikâyet etti. Kadı, bu zâtı çağırıp sordu:

“Sen bu adama niçin vurdun?”

Dedi ki:

“Üç suâline tek cevap verdim. Birincisi; Bu adam ‘Görünmeyen Allah’a nasıl inanıyorsunuz?’ dedi, ben de cevâben kerpiçle başına vurdum. Başının acısını göstersin bize.

İkincisi;

Bu adam ‘Şeytan, ateş cinsinden olunca cehennem ateşinden müteessir olmaz’ diyor. Hâlbuki kendisi de topraktan yaratıldı. Bu ‘kerpiç’ten niçin müteessir oldu?”

Üçüncüsü;

Bu kişi, ‘Âhirette hesap falan yok… Bırakın, kim ne isterse yapsın’ diyor. Mâdem öyle, benim canım ona vurmak istedi ve vurdum. Niçin size şikâyet ediyor?”

Felsefeci cevap veremedi.

Ve îmânla şereflendi…