Uykusuz geçen geceler

Uykusuz geçen geceler



“Gündüz çocuklar bakmaya çalışıyorlar, akşam mesai dönüşü ben bakmaya çalışıyorum”

 

Gazetemizin yeni yılda başlattığı yeni yayın dönemi gerçekten birçok insanı heyecanlandırdı. Sevindirdi… Ama bende Türkiye Çocuk ile ilgili unutamadığım bir anıyı canlandırdı…

Sizlerle ve gazetemle paylaşmak istedim. Rahmetli hanımımın hastalığının son zamanlarıydı… Ağrıları da hastalığı da iyice şiddetlenmişti… Bir taraftan eşimin sağlık sorunlarıyla ilgileniyorum bir taraftan işimi aksatmamak için işime seğirtiyorum…

Rahmetli son zamanlarda 25 gün hiç uyumadı, uyuyamadı… Bir insanının yemeden içmeden bir tek su ile 25 gün yaşadığını ben gördüm.

Niye uyuyamıyordu? Çünkü 15-20 saniyede bir, çok ama çok sert biçimde başlayan ve dakikalarca süren bir öksürük…

Ağız kuruluğu had safhada… Öyle ki nem rutubet diye bir şey yok… Bildiğiniz tamtakır tahta gibi damaklar, dil dudaklar… Su veriyoruz birazcık nemlensin ıslansın diye… Ama yudum yudum…

Gündüz çocuklar bakmaya çalışıyorlar evde, akşam mesai dönüşü ben bakmaya çalışıyorum… Sabaha kadar gözümüze uyku girmiyor… Gece yarıları, o bir çekyatta yatıyor ben karşı çekyatta refakatçı gibi kalıyorum… Bir iki dakika dalıyorum ama hemen ardından bir öksürük ve su…  İhtiyaçlarına koşturmak… Hastayı rahatlatmaya çalışmak… Rahmetli de mümkün olduğunca beni rahatlatmak için öksürmemeye çalışıyor ama elinde değil ki…

İhtiyacına götürdüğümde gelir gelmez kapının önüne yatıp uyuyorum hemen. Gözlerimden akıyor uyku. Gündüz mesai var… Aksamaması lazım… Gece hastam var hizmetinde olmam lazım. O son 25 gün bu şekilde sürdü gitti…  O rahmeti rahmana kavuştu… Biz de inşallah ecrine kavuşuruz… Mekanı Cennet olsun…  

Geçtiğimiz Nisan veya Mart içinde bir gündü… Çağlayan Adliyesinde asliye hukuk mahkemelerinden birine gidecektim. 12 bin lira kadar bir alacak gelecekti… Onunla ilgili bir evrak takibim gerekiyordu…

Bu dalgınlıkla ve üzüntü ile öğle saati dolmaya beş dakika kala mahkemeye yetiştim. Lakin gittiğim mahkeme yanlış olmuş. Bir başka mahkemeye gitmem gerekiyormuş.

Vah tüh derken öğle paydosu girdi… O yorgun ve bitkin halde bekledim ve bu defa normal aradığım mahkemeye gittim.

İçeri girdim “Türkiye Gazetesinden geliyorum” dedim. DEVAMI YARIN

Comments are closed.