Alerji, çocukların okul başarısını düşürüyor!

Çok kıymetli okuyucularımız,

Geçen hafta başladığımız “alerjik rinit” konusundaki bu yazımızda ise teşhis ve tedavi konularına değineceğiz. Alerjik rinitli hastaların üst solunum yolları; çoğunlukla çeşitli uyaranlara karşı aşırı duyarlı ve aktiftir. 
Başlıca uyaranlar arasında; irsî (genetik faktörler), soğuk havanın teneffüs edilmesi, nem, hava kirliliği, tahriş eden parfüm, karabiber ve tütün gibi kokular, ergenlik, psikolojik sebepler, virüs ve bakteriler ile çevresel faktörler bulunmaktadır.  ?İlaçlar arasında ise göz tansiyonu damlaları, aspirin, ağrı kesici, doğum kontrol hapları alerjik reaksiyonu tetikleyebilir.
BU UYARILARA DİKKAT
Hasta, hapşırık, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, burun, göz, damak veya boğazda kaşıntı, gözlerde kum varmış gibi batma, çocuklarda özellikle geceleri ağızdan nefes almaya ve horlamaya; sonuç olarak boğaz ağrısı ve yanma şikâyetlerine yol açan burun tıkanıklığı, komplikasyon olarak ortaya çıkabilen sinüzit, östaki tüp disfonksiyonu veya orta kulak iltihabına bağlı bulunabilen şikâyetler yönünden detaylı sorgulanmalı, hikâyesini almanın ardından detaylı muayene yapılmalıdır. Özellikle çocukluk çağında alerjik şikâyet ve bulguları başlayanlarda burun kaşıntısı sebebiyle hasta yüzünü buruşturmaya, elinin ayasıyla burnunu yukarı ve  geriye  doğru  iterek hava yolunu genişletmeye ve kaşıntıyı dindirmeye çalışır. Bu durumun devamı hâlinde üst dudak üstünde yatay bir kırılma çizgisi oluşur. Bu hat alerjik rinit için karakteristiktir. Alerjik rinit tekrarlayan boğaz ve kulak enfeksiyonları, sinüzit, baş ağrısı, yorgunluk, uyku düzeninde bozulma ve okul başarısında bozulmaya yol açabilir. Alerjik rinit tedavisi bu problemlerin çoğunu ortadan kaldırabilir veya hafifletebilir.
Gerekli durumlarda teşhis koymanın en kolay, duyarlı ve en ekonomik yolu olan alerjenin deriye küçük miktarda verildiği deri testi uygulanmalıdır.
DIŞARIDA MASKE TAKIN 
Günümüzdeki tedavi imkânları allerjik riniti tam olarak tedavi edemese bile hastaların yaşam konforunu önemli oranda düzeltebilir. Alerjik rinit tedavisinde aslolan alerjiye sebep olan alerjenden uzak durmaktır. Buna rağmen ise şikâyetler geçmediği takdirde hekimin vereceği ilaçları dozunda ve süresinde kullanmak, gerekirse belirli periyotlarla aşı tedavisi de denilen immünoterapi yaptırmaktır.
Başlıca tedavi safhaları;
Hasta eğitimi: Tedavinin en önemli aşaması olup hastalığın yapısı ve seyri, tedavi beklentileri, ilaçların muhtemel yan etkilerinin hastalara anlatılması, tedaviye uyumunu arttırır ve hekim-hasta arası güvenin oluşmasını sağlar.
Allerjenden sakınma: Polen ve mantar sporları gibi dış ortam alerjenleri ile temasın kontrolü, ev içi alerjenlerin kontrolünden daha güçtür. Hastaların yakın ortamlarda bu alerjenlerin kaynağı olmasa bile alerjenlerin kilometrelerce uzaktan esen rüzgar ile gelebileceğinden bazı karşılaşmaları önlemek mümkün olmayabilir. Ancak temas miktarının azaltılması bile hastanın hayat konforunda ve ek ilaç kullanma ihtiyacında önemli iyileşmeler sağlar. Hastaların polen oluşturan polen mevsiminde pikniğe ve açık havaya çıkmaktan sakınılması gibi kaynaklardan uzak durmaları evde veya arabada kapı ve pencerelerin polen mevsimi boyunca kapalı tutulması, çim biçmek gibi aktivitelerden sakınılması, gerekirse maske takılması ve tüm bunlara karşın kapalı ortamda (evde veya arabada) şikâyetleri fazla olanlarda özellikle kuru ve rüzgarlı havalarda havadaki polen yükünün en yüksek seviyeye çıktığı, yağışlı havada polenler yere indiğinden hava temizleyicilerin kullanılması tavsiye edilir. 
İLAÇ KULLANIMI
Antihistaminikler: Allerjik rinitin tedavisinde bloke edilmesi hedeflenen histamindir. Etki mekanizmaları dikkate alındığında antihistaminikler alerjenle karşılaşmadan önce verildiğinde maksimum ölçüde etkilidirler.
Dekonjestanlar (sıvı salgısını bloke eden ilaçlar): Geçici olarak burundaki kıkırdak ve mukozadaki şişliği azaltırlar. Burun havayolunu açarak tıkanıklığın düzelmesini sağlarlar, burun akıntısı, kaşıntı ve hapşırma şikâyetlerine etkileri yoktur. 5 günden fazla kullanılmamalıdır.
Kortikosteroidler: Topikal kortikosteroidler, alerjik rinit tedavisinde kullanılan antihistaminiklerden daha etkindirler. Etkileri bir kaç günden bir haftaya kadar uzayabilen bir sürede ortaya çıktığından dekonjestanlarda olduğu gibi hemen başlayan bir etkileri yoktur. Glokom (göz tansiyonu), herpes hepatitte, kronik enfeksiyonlarda, ileri osteoporozlarda (kemik erimesi), yüksek tansiyonlularda ve şeker hastalarında kullanılmamalıdır. Çocuklarda ve gebelikte kullanılmamalıdır.
İmmünoterapi ( aşı tedavisi ):  Halk arasında aşı tedavisi olarak da bilinen bu tedavide; hastaya duyarlı olduğu tespit edilen polen, ev tozu akarları, hayvan veya küf mantarı gibi maddeler gittikçe artan miktarlarda enjekte edilerek kişinin bunlara karşı duyarsızlaşması sağlanır.
İmmünoterapi (İT), karşılaşma, temas sonucu alerjik hastada şikâyetlere yol açan antijenlerin düşükten artan dozlara doğru hastalara verilmesi metodudur. Gaye, hastaların alerjenlere karşı immün (savunma) cevaplarını değiştirmek ve böylece antijenle karşılaşma sonucu ortay çıkan belirtilere engel olmaktır.

Comments are closed.