Bir namaz vesilesiyle

Bir namaz vesilesiyle




“PTT Müdürü babam vefat edince Elaziz’den malımız mülkümüz olan Diyarbakır’a göç eyledik”

 

 

Ben 1939’da El Aziz’de doğdum. Babam El Aziz’de PTT müdürüydü. Babam 1949’da vefat edince annem, bağımız bahçemiz malımız mülkümüz her şeyimiz Diyarbakır’da olduğu için üç erkek kardeş ve ablamı da alıp Diyarbakır’a getirdi.

Burada iki kardeşim tahsilleri için ev arsa filan satarak kendilerini kurtardılar. Ben kaldım. Ben de Diyarbakır’da yazın çalışıp kışın okuyordum. En kısa zamanda ben de askerî okula gitmeye karar verdim. Kâğıthane’ye istihkâm okuluna 1958’de geldim. Okuldan 1960’ta mezun olmamız lazım. Mezun olmama yakın Fatih’te bir akrabamızın evine evci çıkıyordum… Orada şimdiki eşim ile tanışma fırsatı oldu. Ve ben kendisine talip oldum.

Ailesi “Okuduğum istihkâm okuluna gidip bu çocuğu araştıralım” demişler. Araştırma için geldiklerinde tesadüfen biz on kişi okulda, vakitten istifade ederek on dakika içinde namazı kılmak için Sadabat Camii’nde namaza gitmişiz. O sırada beni tahkikata gelen kayınpederimin hanımı ve kayınvalidem, dayısıyla beraber gelip beni soruyorlar. Sorunca “Onlar on kişi şu an namaz kılıyorlar, namazlarını hiç bırakmazlar” diyorlar. Bunu işitince okul müdürüne bile hiç sormadan doğrudan geliyorlar. Nasip oldu ve onunla evlendik…

Bir yetim olarak benim bütün düğünümü yaptılar evimi tuttular… 1960’ta mezun olup 1968’e kadar Kartal Maltepe’de görev yaptım. 1962-1963 senesinde de Bülent Gencer Abi ile tanıştım. Aynı bölüğe ordudan muvazzaf teğmen olarak gelince tanıştık ve şu an bütün hayatımı ona borçluyum.

Ve o mübarek zat hocamız Hilmi Işık Beyefendi ile beni tanıştırdılar. Ve Bülent Abi ile bir kaza sonucu -onun elinde mayın patlamasıyla- emekliye ayrıldı. Ben Adapazarı’nda görevde iken Bülent Abi de oraya öğretmen olarak atandı. Beraberliğimiz orada da devam ettik. 6 sene kaldığım Adapazarı’nda bütün kitap satışlarında arabamla bulunduk.

Ve şu an Bülent Abi’ye çok şey borçluyum. Allah ondan da sizlerden de razı olsun efendim. Bu arada benim rahmetli kayınvalidem ve kayınpederim de düğünümü yaptılar eşyalarımı aldılar. Onları da rahmetle anıyorum. Beni büyüten anneciğime de çocukken aramızdan ayrılan babacığıma da rahmetler diliyorum.

Beni namazda görmeleriyle bütün hayatım değişti. Ben bir yetimdim hiçbir şeyim yoktu. O namaz vesilesiyle beni evlatlık aldılar. Allah razı olsun onlardan…

Metin Bitikçioğlu- İstanbul