Gönül coğrafyamız Balkanlar -6-

Osmânlı idâresinin Balkanlara yerleşmesi, gerçek bir sosyal inkılâp meydâna getirmiş ve Ortodoks Hıristiyânlar, Katoliklik ile eşit gördükleri feodalizmden, bu idâre sâyesinde kurtulabilmişlerdir.           Prof. Dr. Kemal Karpat’ın, Dia-İslâm Ansiklopedisinde yazdığı “Balkanlar” maddesinde de ifâde ettiği gibi, Türkler, 1354 yılında, Gelibolu üzerinden Balkan yarımadasına geçerek 1361 senesinde Edirne’yi fethettikten…

Devamını oku

Develerimi kaybettim

Manisa’nın Demirci ilçesinde yatan Şeymer Hasan Dede’nin sevdiklerinden birinin develeri kayboldu bir gün.   Çok aradı, bulamadı.   Yorgun argın döndü.   Bu işe bir çare düşünürken Hasan Dede geldi aklına. Derhâl koşup çaldı kapısını.   Açılınca;   “Hocam! Ne olur, bize bir himmet edin” diye yalvardı.   “Hayrola, ne oldu?”…

Devamını oku

Ramazanda, özürsüz oruç tutmamak büyük günahtır

Allahü teâlâ, gebeyle emzikli kadına, oruç tutmaması için ruhsat verdi.       Ebû İshak Magribî hazretleri Mâlikî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 817 (m. 1414) senesinde Mısır’da Kuhûkiyye’de doğdu. Kahire’ye giden Ebû İshak Magribî Câmi’ul-Ezher’de meşhur âlimlerden fıkıh ilmini öğrendi. İcazet alarak çeşitli medreselerde ders verdi. Bir taraftan da kadılık vazifesi…

Devamını oku

Organların kullanılmasına izin vermek

“Öldükten sonra, kanımın, uzuvlarımın bir Müslüman’a verilmesine zaruret olursa, verilmesi için, izin veriyorum” demek caiz olur.       Sual: Ben öldükten sonra, organlarımın, hastalara verilmesini istiyorum demenin, dinen mahzuru var mıdır?   Cevap: “Ben öldükten sonra, kanımın ve organlarımın, hastalara, yaralılara verilmesini istiyorum” demek caiz değildir. Çünkü bu söz, organlarını…

Devamını oku

Acaba özürlü mü ki?

Allah dostlarından Sefer Efendi, Anadolu’nun fethi için bölgeye gelen Horasan erenlerinden olup, türbesi, Demirci ilçesinde, Şeyh-i İlâhî Câmii bahçesindedir.   Bu zatı seven birinin çocuğu oldu bir gün. Nur topu gibi güzel, sevimli bir oğlan çocuğu idi bu.   Fakat ağlamıyordu.   Anne babanın içine bir “kurt” düştü bu yüzden. “Acaba çocuğumuz…

Devamını oku

Kur’ân-ı kerimden sonra fıkıh öğrenmek lazımdır

Farzlardan sonra ibadetlerin en kıymetlisi, ilim ve fıkıh öğrenmektir       Şemseddîn Bisâtî hazretleri Mâlikî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 760 (m. 1359) senesinde Mısır’da Bisât kasabasında doğdu. Kahire’ye yerleşti. İlim öğrenmeye orada devam etti. Meşhur âlimlerden oldu. Mısır Kâdı’l-kudâtlığına getirildi. 842 (m. 1439) senesinde Kahire’de vefat etti. Fetvalarında buyurdu ki:…

Devamını oku