Aşçının kalp gözü açıktı

Kabr-i şerifi Manisa-Kırkağaç’ta bulunan Hak dostlarından Sarı Hoca, dergâhında talebe okutur ve her ihtiyaçlarını karşılardı.   Bir de aşçısı vardı.   Osman Dede   Kalp gözü açıktı. Bir gün Sarı Hoca, talebesiyle sohbet ederken Osman Dede tefekküre daldı.   Kendi kendine;   “Şu anda İslam askeri küffarla cihat ediyor. Keşke ben…

Devamını oku

Kalbim gafil diyerek duayı terk etmemelidir

Kalbine geleni dua etmek, ezberlediği duayı okumaktan efdaldir. Yalnız, namazda okunacak dualar ezberlenmelidir.       Muhammed Kerderî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimidir. “İbn-ül-Bezzâz” diye de tanınırdı. Harezm’in Kerder köyünde doğdu. İlim tahsiline memleketinde başladı. Dört sene kadar İbn-i Arabşâh’ın yanında kaldı. Fıkıh ve usûl-i fıkıh ilimlerini ondan tahsil etti.…

Devamını oku

Müminler herkese hayır duâ eder…

 “Ben lanet etmek için, insanların azap çekmesi için gönderilmedim. Ben, herkese iyilik etmek için, insanların huzura kavuşması için gönderildim”       Müslüman için şeref; İslam’ın güzel ahlakını edinmek, herkese iyilik ve hayır dua etmek, İslamiyet’e uymak, her mahlûka faydalı olmaktır.   Önceki Peygamberler, kavimlerine lanet ettikleri hâlde, Peygamber Efendimiz (sallallahü…

Devamını oku

Evde cemaatle namaz kılmak

Evde cemaatle kılınca da, cemaat sevabına, yani yirmi yedi kat sevaba kavuşulur.       Sual: Bir Müslüman, beş vakit namaz için camiye gitmeyip, evinde, hanımı ve çocukları ile cemaat yapıp namazını kılsa, cemaat sevabı alamaz mı, muhakkak cemaat sevabı için camiye mi gitmesi gerekir?   Cevap: Konu ile alakalı olarak…

Devamını oku

Hayrola, derdin nedir?

Bandırma’da yaşayan Hak dostlarından Ağlayan Dede’nin huzuruna bir “köylü” gelip dert yandı bir gün;   “Çok sıkıntıdayım hocam.”   Mübarek zat sordu:   “Hayrola, nedir derdin?”   “Sormayın efendim… Birinden borç para almıştım. Bugüne kadar ödeyemedim, bu borç yükünün altında eziliyorum. Gidecek hiç kimsem de yok.” Büyük veli sordu:   “Borcun…

Devamını oku

“Kur’ân-ı muhafaza edecek olan da biziz”

Hicr sûresinin dokuzuncu âyetinde meâlen “O Kur’ân-ı kerîmi biz indirdik, onu muhafaza edecek olan da biziz” buyuruluyor.       İmam-ı Beyhekî hazretleri zamanın meşhur hadis âlimi ve Şafii fukahasından idi. 384 (m. 994) yılında Horasan’da Nişâbûr’un Beyhek kasabasında doğdu. Beyhek’te yetişti. Daha sonra ilmini arttırmak için Bağdat’a gitti, orada…

Devamını oku