Bu, Resulullaha benziyor

Hazret-i Ebu Bekir (radıyallahü anh), bir gün yolda giderken küçük Hasan’ı gördü. Oturmuş oynuyordu babasının yanında.
Hemen omuzlarına aldı.
Babasına döndü.
Ve Ona seslendi:
“Baksana yâ Ali!”
“Buyur yâ Eba Bekir!”
“Kusura bakmazsan sana bir şey diyeceğim”
“Bakmam, söyle.”
“Bu, senden çok Resulullah’a benziyor.”
? ? ?
Hazret-i Hasan ile Abdullah bin Zübeyr (radıyallahü anhüma) sefere çıktılar bir gün.
Sonra mola verdiler.
O yer hurmalıktı.
Lâkin hurma ağaçları meyvesizdi.
Abdullah bin Zübeyr, Hazret-i Hasan’a dönüp:
“Keşke şu ağaçlarda hurma olsaydı” dedi.
Hazret-i Hasan:
“Evet iyi olurdu” dedi.
Ve kalbinden:
“Yâ Rabbî! Şu ağaçta hurma bitir” diye dua etti.
O anda yeşillendi ağaç.
Hurma ile doldu dalları.
? ? ?
Hazret-i Hasan namaza duracağı zaman seccadenin üzerinde korkudan tir tir titrerdi.
Sebebini sordular.
Cevaben “ah” etti.
Ve onlara dönüp:
“Allahü teâlânın dağlara arz ettiği, fakat dağların bile kabul edemediği kulluk vazifesini yapmak üzereyim. Bilmem ki layıkıyla yapabilecek miyim?” buyurdu.

Comments are closed.